Evet değerli dostlar bir ‘ seçimi’ daha geride bıraktık. Neden ‘sözde’ dedim?  Çünkü hiç adil olmayan bir yarış. Bir tarafta koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti, diğer yanda içinde hazine yardımı bile alamayan siyasi partiler. Seçime giderken aday olan memurlar bile görevinden istifa ederken en başta Cumhurbaşkanı olmak üzere hiç bir bakan istifa etmiyor. Daha bu seçime kadar en azından İç İşleri Bakanı, Adalet Bakanı ve Ulaştırma Bakanları görevden alınır; yerlerine Meclis dışından bakan atanırdı. Peki bu seçimde yapıldı mı? Hayır!

       Bahaneler ne olursa olsun biz (millet) kazanabilir miydik? Evet kazanabilirdik. Eksiklerimizi hatalarımızı kendi içimizde mutlaka konuşulacak, tartışılacaktı. Ama öyle olmadı.

       Herkes görecek, eksiklerimizi görüp tamamlayıp ilk yerel seçimleri tekrar zaferle bitireceğiz.

        Benim buradan arkadaşlarıma naçizane tavsiyem şudur: Halkımıza küsmeyelim, kızmayalım. Çünkü eninde sonunda bu iş halksız olmayacak. Halk bize değil biz halka muhtacız. Karşımızdakilerin halkımızı kandırmak için ellerinde her türlü argüman var. Medyanın %95’i ellerinde. Her şey ama her şey ellerinde; arkalarında uluslararası para babaları, mafya babaları, büyük emperyalist devletler, her şey var. 21 yıldır devletin tüm kademelerini ele geçirmişler, adeta devlet olmuşlar. Değilse bu halk, bu millet bu kadar aptal değil.

      Çadırda yaşayan sarayda yaşayana oy veriyor. Tümüyle bilime ters bir durum. En büyük paramız 200 TL yarım kilo kıyma yapmıyor. Otokratik bir devleti bir seçimle değiştirip yerine demokratik bir devleti bir seçimle tekrar inşa etmek kolay değil. 

        Seçim dünde kaldı. Yarın tekrar seçim olacakmış gibi bu günden itibaren ayağa kalkacağız.  Birbirimize ve halkımıza daha sıkı sarılarak mücadelemize kaldığımız yerden devam edeceğiz. Asla ve kat’a mücadeleyi bırakmak yok. Öyle bir lüksümüz yok.

          “Hayat korkakları affetmez. Kaybettiğin tek savaş, uğrunda savaşmaktan vazgeçtiğin savaştır. Kaybetmekten korkma; bir şeyi kazanmak için bazı şeyleri kaybetmelisin. Unutma kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin! ” Ernesto CHE Guevara

          Hoşça kalın dostça kalın.

           Not: Dün akşam seçim zaferini kutlayanların içinde bol miktarda ellerinde Türk bayrağı yani benim bayrağım olan Arap, Afgan, Rus ve Ukraynalı vardı. Ben bir yörük çocuğuyum. Bayrağımın - ülkemde de olsa- yabancıların elinde çıkar malzemesi olarak kullanılmasını istemem. Ağır geliyor.