İşte Kasapoğlu’un o açıklaması:

Başkan Özçelik, israfın önüne geçecek Başkan Özçelik, israfın önüne geçecek

“Bir Kurban Bayramı’nı daha geride bıraktık. Dokuz gün tatil olması sebebiyle ilçemize yerli turistin yoğun bir ilgisi oldu. İçinden geçtiğimiz ekonomik koşullar sebebiyle dar gelirli vatandaşların ücretli tatil yapamayarak, en az masrafla ihtiyacı olan tatil hakkını kullanmak için Alanya’yı tercih etmesi normal. Maksimum yoğunluğa erişen, 1 milyondan fazla kişiyi ağırlayan şehrimizde yediden yetmiş yediye hepimizin gelen misafirlere hoşgörü ile yaklaşıp insani boyutta onlara yardımcı olmaya çalışılması da normal.

Normal olmayan şehrin kapasitesinin üzerine çıkmasıyla ortaya çıkan yoğun araç ve insan trafiğini, yaşanan kısmi olumsuzlukları kayda alarak sosyal medyada kendi yaşadığı şehrin imajına zarar veren yayınlar yapan, etik ve ahlaki kural tanımadan yalan ve iftiralarla sürekli belediye yönetimini eleştirerek patronlarına puan kazandırmaya çalışan bazı gazetecimsiler (işini hakkı ile yapanları tenzih ederek) ile neredeyse Bodrum’dan Antalya’mıza Alanya’mıza birçok turizm şehrinin 4-5 gün yaşadığı bu sıkıntılı süreç üzerinden siyasi rant peşinde olan zümrelerin acımasız ve futürsüz eleştirileridir.

Siyasi ikbal peşinde olan ve onların yönlendirdiği bu zümreler 3-4 günlük bayram yoğunluğu bahanesiyle kendi içlerindeki kini ve hesaplaşmalarını kusmuşlardır. Turizm beldelerinde yaşanan bu sıkıntının tek sebebinin yerel yöneticiler olarak gösterilmeye çalışılması acizliktir, iş bilmezliktir, kolaycılıktır ve art niyetliliktir. Daha seçim arefesinde Alanya’ya gelen bakanlarımız Alanya’mızı öve öve bitiremezsen, Manavgat’tan Alanya sınırına geçince Alanya’nın farkı fark ediliyor deniyorken, aynı partinin Alanya’daki temsilcileri, ne oldu da Ak Parti ilçe yöneticileri Alanya’yı, Alanya’yı yönetenleri eleştirir oldu? 15-20 günde ne değişti? Yoksa dertleri Alanya değil de yerel seçimlerde koltuk kapmak mı?

Bayram tatilinde yasadıklarımız bir olağanüstü bir süreçtir ve önemli olan bu süreçten kazasız belasız bir şekilde bir olumsuzluk yaşanmadan normal hayatımıza dönüyor olmamızdır. Ne yapsaydık? Şehrin giriş ve çıkışlarına bariyer mi koysaydık, gelen misafirleri kamplara mı ayırsaydık, tek tek kimlik kontrolü yapıp parası olana geç olmayana geri dön mü deseydik?

Unutmayın ki buraya gelen yerli plakaların hepsi bizim vatandaşımız, onların da tatile çıkmaya denize girmeye hakları var. Elbette kimsenin bu şehrin düzenini tertibini bozmaya hakkı yoktur. Zabıtamız görev ve yetkileri dahilinde görevini yapmıştır. Laf ola torba dola mantığı ile kentimizi ve Alanya’yı tercih eden vatandaşlarımızı kamplaştırmak kendi insanımızı aşağılamak abesle iştikaldir. Bu yaklaşımın sonuçları sosyolojik olarak derin yaralar açar. Bizler idareci olarak bu topa girmeyiz, girmek isteyenlere de müsade etmeyiz.

Biz gelen turistler yerli mi yabancı mı fakir mi zengin mi ayırt etmeden kentimize gelen herkes, geldiği yerde su bulabilmiş mi, denize girebilmiş mi, tuvalet sıkıntısı var mı, park yeri bulabilmiş mi ona bakarız. Ertesi gün çöpleri toplanmış mı hayat normal akışında devam ediyor mu ona bakarız. Kolluk kuvvetletimiz, eminiyetimiz de bu misafirlerin mal, can ve ırz güvenligi ile ilgilenir. Elimizden geldiğince başta idare amirlerimiz ve personelimizin görevi 4-5 kat artan nüfusa rağmen belediye hizmetlerini aksatmadan sağlamak ve kaymakamlık, emniyet, jandarma, trafik başta olmak üzere tüm kurumlarla iş birliğinde kent huzurun tesisini devam ettirmektir.

Geçirdiğimiz üç dört günde, sınırlı imkanlarımızı dört beş kat nüfusa orantılı bir şekilde yayarak herkesin ihtiyaçlarını maksimum düzeyde karşılamaya çalıştık. Buralarda bir sıkıntı görülmediğine göre geçen süreci tartışmaya açanların başka sıkıntıları var demektir. Eğer çözüm bulamazsalar gelsinler onların da karın ağrılarının çözümüne bakarız. Ama bayramlar bizim ağız tadımız, hak ettikleri cevapları veririz de bozulmasın ağız tadımız. Hepimize mutlu ve huzurlu bir yaz sezonu diler saygılar sunarız.”