TRT Antalya Radyosu’nda Bölge Gündemi programına katılan Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, 5-7 Mart tarihlerinde düzenlenen ITB Berlin Fuarı hakkındaki değerlendirmelerini ve 2024 yılı turizm sezonuna ilişkin beklentilerini aktardı. Sili’nin konuşmasından öne çıkan başlıklar ise şu şekilde:

“BERLİN’DE TÜM DÜNYA TEMSİLCİLERİ BİR ARAYA GELİYOR”

Sezonun ve ürünlerin pazarlanması adına yıl boyunca Alanya olarak farklı ülkelerde çeşitli turizm fuarlarına katıldıklarını belirten Başkan Sili, “Biz İskandinav ülkelerinde, Orta Avrupa ülkelerinde, İngiltere’de, Hollanda’da, Dubai’de ve daha birçok kaynak pazarda fuarlara katılım sağlıyoruz. Ancak ITB Berlin Fuarı’nın diğer fuarlardan farkı; diğer tüm fuarlarda genel olarak sadece o ülkenin temsilcileri varken, Berlin’de bütün dünyadan temsilciler yer alıyor. Böylece bizim de sezonu net olarak algılayabildiğimiz, tüm kaynak pazar temsilcileri ile bir araya geldiğimiz bir fuar oluyor. Bu anlamda da ITB Berlin Fuarı son derece önemli. Bu sene yine tüm dünya ülkelerinden, tüm kıtalardan herkesin katıldığı, farklı ürünlerin sunulduğu, son derece geniş katılımlı ve efektif bir fuar süreci geçirdik. Hem Türkiye’mizin standı hem de bölgemiz Alanya’nın standı son derece ilgi gören, keyifli bir süreç yaşayan stantlardı. Dolayısıyla biz de bu süreci değerlendirdiğimizde, önümüzdeki sezonla alakalı yapmış olduğumuz görüşme ve çalışmalarda ciddi bir başarı yakaladığımıza inanıyoruz. Bu arada farklı ürünler de fuarda yer alıyordu. Özellikle tüm dünyanın dijitalleştiğini göz önüne aldığımızda artık süreç farklı bir pazarlama metoduna evriliyor. Bizlerin bildiği klasik anlamda yapılan pazarlamaların haricinde, ITB Berlin Fuarı’nda çok geniş bir dijital pazarlama bölümü de vardı ve çok ciddi ilgi gören bir salondu. Biz de bu sürece pazarlama adına uyum sağlıyoruz. Kendi klasik ağlarımız dışında, bu dijital alanlarda da aktif olarak çalıştık” dedi.

“ALANYA STANDI BERLİN’DE AKDENİZ ÇANAĞINI AĞIRLADI”

Bu sene Alanya’nın 80 metrekare bir stantla ITB Berlin Fuarı’na katıldığını söyleyen Sili, “Standımızın içerisinde 7 masamız bir de toplantı odamız vardı. Standımızda sadece Alanya bölgesinden değil, Akdeniz çanağında olan farklı şehirlerimizden otelcilerimiz gelip tur operatörleri ile görüşmelerini, randevularını gerçekleştirdiler. Bir diğer taraftan büyük volümlü dediğimiz tur operatörlerimiz de bizim standımızda otelcilerle görüştü. Çünkü ITB Berlin Fuarı biliyorsunuz aslında hem son derece maliyetli bir fuar hem de büyük tur operatörleri stant alsalar dahi yeterli gelmiyor. Dolayısıyla farklı alanlarla da görüşmeler gerçekleştiriyorlar. Bizim standımızda hem farklı kaynak pazarlarımızın tur operatörleri hem de kendi otelcilerimiz görüşmelerini gerçekleştirdiler. Biz de zaten bu imkanı sağlamak adına geniş bir stantla katılmıştık. Alanya olarak bunda da başarılı olduk” ifadelerini kullandı.

“ALANYA’NIN TURİZMİ ALMAN MİSAFİRLERLE GELİŞTİ”

Alanya turizmi tehlikede: Yurtdışına kaçıp duruyorlar Alanya turizmi tehlikede: Yurtdışına kaçıp duruyorlar

Akdeniz çanağının sayısal anlamda Rusya, Almanya ve İngiltere olarak üç ana pazarı olduğunu aktaran Sili, “Almanya çok uzun yıllardır tüm dünyaya en fazla misafir gönderen, çok ciddi bir kaynak pazar. Dolayısıyla Alanya’nın turizmde 50’li-60’lı yıllarda Fransızlarla başlamış olmasına rağmen, sonrasında Alanya turizmini Almanların yapmış olduğu talebe bağlı olarak geliştirdi. Bugün Türkiye’de, Antalya ve Alanya’ya en fazla misafir gönderen ülkelerin başında geliyor. Geçen senenin rakamlarına ve daha önceki senelerin rakamlarına baktığımızda bu anlamda Alman pazarını asla kaybetmememiz çok önemli. Bir diğer taraftan yeni talepleri de oluşturmamız gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Çünkü Almanlar yapıları gereği bir bölgede ya da bir otelde kalmaya başladıkları andan itibaren eğer memnunlarsa bunu senelerce değiştirmiyorlar. Ancak bizim, yeni jenerasyonun beklentileri, ürün bazında tercihleri, pazarlama kanalları anlamında geleneksel pazarlama metotlarına olan ilgisizlikleri, yeni dijital pazarlamaya olan ilgileri gibi süreçleri süreçleri de göz önünde bulundurarak, bu jenerasyonun da bizim ülkemize daha ciddi ilgi göstereceği bir süreci yaratma zorunluluğumuz var. Bu kapsamda da Alman pazarı hepimiz açısından son derece önemli, sadece bizim bölgemiz için değil aslında tüm dünya için önemli bir pazar” diye konuştu.

“TÜRKİYE’NİN EN İYİ YAPTIĞI İŞLERDEN BİRİ TURİZM”

Pandemi süreciyle turizm sektöründe yaşanan sorunlar ve rakamların artmasıyla ilgili gelen soruyu da yanıtlayan Başkan Sili, “Burada dikkat çekilmesi gereken önemli bir konuyu ifade etmek istiyorum. Bildiğiniz gibi Türkiye’de 2019 yılında Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) kuruldu. Bugün aslında rakip olarak addedebileceğimiz ve turizmde söz sahibi olan ülkelere rağmen biz çok daha sonra bu işi gerçekleştirdik ama pazarlama anlamında çok ciddi de bir başarıya imza attık. TGA sayesinde 2020 yılında pandemi sürecinde ciddi bir çalışma yapıldı. Bizim ülkemize 2020 yılında uçuş kanallarını açık tutmamız, o yıl çok ciddi sayıda tesisimiz kapalı olmasına rağmen az da olsa misafir almamız önemliydi. Yani Türkiye genelinde ve Alanya, Antalya özelinde baktığımızda pandemiye rağmen misafir akışını devam ettirdik. Dolayısıyla 2021-2022 senesinde de bu artış ve toparlanma diğer ülkelere nazaran çok daha hızlı oldu. 2023 senesinde de gerçekten sayı olarak hem ülkemizin genelinde hem de bölgemizde rekorlarla ifade edilen rakamlarda misafirlere hizmet verme şansını yakaladık. Bir diğer taraftan tabii ki Kültür ve Turizm Bakanlığımızın yapmış olduğu çalışmalar neticesinde Türkiye’de turizmin 81 ile yayılması, farklı ürün ve farklı kaynak pazarlar için çalışma yapılması ve bağlamında Türkiye talebinin artırılması yönünde yapılan çalışmalar da Türkiye turizminin ve bölge turizmimizin gelişmesi açısından son derece faydalı oldu. 2024 senesi ile ilgili olarak ise ekim ayından itibaren katıldığımız tüm fuarlar ve tur operatörleriyle, sektör profesyonelleriyle yaptığımız görüşmeler ve elimizde bulunan ön rezervasyon rakamlarına göre 2023’ün de üzerinde sayılarla son derece olumlu bir sezon bizleri bekliyor diyebilirim. Türkiye’nin en iyi yaptığı işlerden biri turizm. Hep söylediğim bir şeydir; Türkiye’nin petrolüdür, altınıdır, ne derseniz deyin ama turizm sektörü Türkiye açısından son derece önemli, olmazsa olmaz bir sektördür. Dolayısıyla önümüzdeki sezonda da tüm dünyada herhangi bir aksilik yaşanmazsa olumlu bir sezon geçireceğimizi ve Türkiye'ye katkı sunmaya devam edeceğimizi söyleyebiliriz” dedi.