Alanya

Gazete Alanya’dan dev hizmet! Alanyaca sözlük sizlerle

İşte o sözlük:

Alanyaca Kelimeler:

apolya :-> hoparlör (apolya ya ver kimse duymadı.!)

başdar :-> laf,söz dinlemeyen

babıç :-> ayakkabı (babıcıgı geyiver gel.)

badılcan :-> patlıcan (boyuna bunnunu garışdırır badılcan oyar.)

badırık :-> ekşi (badırık gibi)

badırık(2) :-> ağaçların yaban filizi

bangulut :-> banknot (bangonot)

bıdıkı :-> azıcık (ıcını versaga,ıcını da baga ver.)

billemek :-> biraraya getirmek,toplamak

bisel :-> fazla,çok sayıda (seğle biseel cavır gelmiş.)

bülüç :-> piliç (bülüç gibi çocuk.)

bosdan :-> salatalık

böör :-> yan karın boşluğu. ikinci anlamı., öküz gibi böğrme.!)(böörüme bi vurdu,yere çabıt gibi serilelegalmışım.)

böbek :-> bebek (böbek gibi.)

çanişi :-> Evin en güzel geniş açık avlu gibi çiçekli bağımsız odası.

cırcır :-> fermuar

çabıt :-> bez

ç.ış :-> ehlileştirilmemiş büyük baş hayvan

çebiç :-> keçi yavrusu

çengildemek :-> konuşmak (cengildeme ulan.)

çırıcı :-> davetiye getiren kimse (çarıcı,çırıcı gelmiş)

çimmek :-> yıkanmak

çömçe :-> büyük tahta kaşık

dalap :-> bir işe çok iştahlı olan

daraba :-> gölgelik

davar :-> mal,küçükbaş hayvanlar

dınnak :-> tırnak

düggen :-> dükkan (düggeni açtım)

elemet :-> iri,büyük (element gibi)

elemlenmek :-> utanmak

ellelem :-> herhalde

endenden :-> bundan, şundan

etiröz :-> korkusuz, korkmayan

evlek :-> bahçede ekim için açılan küçük kanal (yaşlı öküzün evle derin olur.)

Eşgilik :-> Portakal ,narinciye bahçesi.( eşgile geddim bi eşgi yörüden dedim sabı çıkeldi,bi yardım.

Eşik, eşiklik :-> eski evlerin giriş tahta kapısının önündeki yükseklik.

evmek :-> çabuk olmak, acele etmek

folus :-> kalbur

foraz :-> horoz (benim Foraz fortumu dideklemiş atıvermiş.)

foreçmek :-> makbule geçmek (getir gel foreçer.)

gövre :-> gübre (gövre gamyonu gelmiş)

hatıl :-> eskiden duvar aralarına konulan ağaç parçası

harnup :-> keçi buynuzu

hazar :-> herhalde (Hazar bize de getirir.)

hünük :-> sıcak havada serinletici esinti

ıcık :-> biraz (ıcıkda baga ver.)

iğ :-> dert (iğğ sümüklü böcek.)

iğlemek :-> hastalanmak, tükenmek

ilana :-> lahana ( İ-recep İ-lmonu alda İ-rafa goda İ-remezende İ-REBİYE dezeye İ-lazım olur.)

ileri süklük :-> şalvar uçkuru

imirmek :-> uyuklamak, hafif uyku

ini :-> kadının kocasının küçük erkek kardeşi

inilemek :-> inlemek,ızdıraptan ses çıkararak çekmek

işgillenmek :-> kuşkulanmak

izbe :-> eski evlerde bulunan gömme dolap (İzbeden alıver)

gabartma :-> olmammış, ermemiş incir

gabıg :-> kabuk

gak :-> kalk

gak balım :-> kalk bakalım

gapsa :-> bahçe kapısı

gargılı :-> uçurtma (Gargılı ipi goparmış aport ettim.)

gari :-> artık

garsak :-> yaşlı ağaç

gatıntı :-> gelinin oğlan evine götürdüğü giyecek hediyesi

gayıl olmak :-> kabul etmek

gedey :-> hayvan ahılı

gıyırga :-> bol, çok fazla

gidişmek :-> kaşınmak (her tarafım gidişdi.)

keler :-> kertenkele (keler duvarın deline girdi goçmar hala kafa sallar.)

kemiş :-> kuru, zayıf, çelimsiz

kepelemek :-> zayıflamak, kurumak

Tetir :-> leke (muz baççasına girdim her yerim tetir oldu. Yaban elması , nar tetiri)

köken :-> fidan, fide

gavız :-> içi boş

gebig :-> emzikten düşmüş incir

gengrişmek :-> sabah uykusuzluğunda yapılan hareketler

gevmek :-> lokmayı çiğnemek

gubba :-> bardak

goçmar :-> kertenkelenin koç gibi iri olanı

gurulmak :-> rahatlık için oturmak, uzanmak

küldüremek :-> gürültü, patırtı

küple :-> hopla

küpüç :-> plastikten kap

maşrapa :-> bakır su kabı

meh :-> al, işte (Mehh alıg mı?)

ende :-> bu, şu (endeni keseye gatdıg mı?)

maara :-> mağara, in

meset :-> uzun tomruk (sabala kalgdım benim olan meset gibi olmuş!hah hah ha)

mıh :-> çivi

muhar :-> pınar, su başı (garamuğar, muğar başı.)

muharre :-> baca

murabıt :-> hamam böceği (murabıdın amadayı gördüm.)

musandere :-> odanın üzerinde bulunan dolap

münnet :-> ev, mesken

nacak :-> balta

nahıl :-> nasıl

napan :-> ne yapıyorsun (napaan ay alagdalasıca?)

öd sıdgını :-> ödlek, korkak (gece mezallıkda ödüm ısıttı.)

öğür :-> hemcinsinin devamı

öndüğün :-> evelki gün

örü :-> gece yemeği (endenin örü var mı?

pardı :-> yassı, düzensiz odun, tahta parçası (pardıoğlu)

pambık :-> pamuk, (pambıkı tıkaver geç)

pataz :-> avuç, çokca, bolca. (pataz pataz avuçlaverdi, ay alagdalasıca)

payam :-> badem

pisgevit :-> bisküvi

piştuvan :-> iki hatılı birbirine bağlayan tahta

sako :-> ceket

seyle , seğle :-> Denize yakın olan (seyle yakın olan yaylanın ta…)

sırışmak :-> zor karşısında kaçmak

sırt :-> elbise (dovar yapıcaz iş sırtlarıgı keseye gover.)

sıdgısıyrılmak :-> soğumak, hevesi kaçmak

sile :-> kova (sileğe dolduruver.)

sinsileyesice :-> çek,çekesice

söbü :-> uzun, yuvarlak olmayan (söbüçimen)

süsmek :-> boynuz

şıpdüşen :-> eski kapılarda kullanılan kapı kolu

şırahmene :-> Üzüm sıktıkları havuz.

ketiryer :-> taşlık yer (galenin yolları ketiryer)

tıkıla :-> tık diye ses vermek

tingildemek :-> yerinde duramamak (tingideme otur oturdug yerde)

tirik :-> sincap

tellik :-> terlik (ay alagdalasıca tellk gobtu.)

teynek :-> değnek

toh :-> yazık, vah (toh töh evden badan uzak

tokucak :-> çamaşır tokucu

topan :-> yastık (arkama topanı goverde rahat edeen.)

topana :-> bıçak

tosba :-> kaplumbağa

oğmaç :-> yufka ekmekle yapılan bir yiyecek

tülekes :-> tüyü dökülen

toğuk :-> tavuk

dünemek :-> gecelemek, barınacak yer

ulama :-> bezden dokunan kilim

uluk :-> uyuşuk kimse

ülübü :-> börülce (ülübü bişirmiş)

uş :-> fena, kötü

udlu :-> terbiyeli

çöre :-> çitlenbik

yağar :-> çıban, yara (zeynel ağanın oğlunun heryeri yaağr olmuş.)

kaksı :-> tadı değişmiş, bozulmuş

yasılmak :-> uzaklaşmak (eşgile geddim bi eşgi yörüden dedim sabı çıkeldi)       

yeğni :-> hafif, ağır olmayan

ırılmak :-> zayıf, güçsüz düşmek

ılkı :-> davar sürüsü

hangırda :-> nerde

pafın :-> altın(sahte)

şenderde :-> şurada

puta :-> havlu

peşgir :-> el havlusu

ötüüz :-> öbür taraf, diğer taraf

yanşamak :-> gevezelik etmek

okuntu :-> hediye

şengini :-> şunu

naracak :-> (olumsuzluk eki) bende yok, bende değil

nahıl :-> nasıl

öreke :-> uzun

yazmış :-> doğurmamış keçi

zövele :-> hamur topası