AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplandı. Toplantısı sonrası Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik açıklama yapıyor. İşte Çelik'in konuşmasından satır başları: -Milletimiz AK Parti içerisinden iki tane cumhurbaşkanı seçti. Hiçbir başarı tesadüfi değildir. AK Parti 27 Ağustos'ta olağanüstü kongreye gidecek. -Biz rakiplerimizi hafife almayacak kadar tecrübe sahibiyiz. Bir şeyi halk isterse kimse karşı gelemez. Sadece 3 vilayette yüzde 20'nin altında oy aldık. Bunun dışında Türkiye'nin her tarafında yüzde 30'un altında oy almadık. İhsanoğlu'nun önde olduğu bazı yerlerde burun farkıyla kaybettik fakat bunları çok önemsemiyoruz. -Bütün partilerimizin Türkiye partisi olması bizim arzumuzdur. CHP'nin 81 vilayette siyaset yapması bizim arzumuzdur. Kitlelerin değil her yerde siyaset yapmaları bizim arzumuzdur. -Bizim yeni bir Başbakanla yola devam etmemiz gerekiyor. Seçilecek olan kişi hem başbakan hem de genel başkan olacaktır. AK Parti'nin girdiği her virajda bizimle ilgili senaryolar yazdılar. 2002'de Başbakan olarak hepimiz Sayın Gül'ü önerdik. -12. Cumhurbaşkanı 28 Ağustos'a kadar Başbakan, 28 Ağustos'tan sonra mazbatasını alıp yemin ettikten sonra Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olacaktır. -Büyük kongremiz, 27 Ağustos Çarşamba günü, Başbakan Erdoğan başkanlığında saat 10'da tek gündemle toplanacak. -MKYK'da isimlendirme üzerinde durmadık. Ortak akılla bir isim konusunda anlaşacağız ve o isimle kongreye gideceğiz -AK Parti toplantılarında sandalyeler havada uçuşmaz. -Şunun herkes bence farkındadır ve bir kez daha buradan teyit etmek isterim. Sayın Başbakan, Anayasa'nın kendisine, Anayasa'dan ve yasalardan kaynaklanmayan bir yetkiyi asla kullanmayacaktır. -Muhalefete sesleniyorum, Bahçeli'nin kendisini gözden geçirmesi gerekiyor. Bence kendi tabanına da muhlis gelmiyordur. Biz kimsenin şamaroğlanı değiliz, bizim de bir izzet-i nefsimiz var. Herkesin bir muhasebe yapması gerekiyor. Her seçimden galip ayrılan AK Parti mağlup olanlardan daha fazla özeleştiri yapmaktadır. -(Gül'ün AK Parti'ye dönmesi): AK Parti'ye dönmesinden daha tabii bir şey olamaz. Sayın Gül bu partinin kurucusudur. Biz sıfatlardan daha öte onlara ağabey olarak bakıyoruz. Erdoğan ve Gül birbirlerinin rakibi değildir. Konumlar önemli değil, Sayın Gül başımızın üstünde ağırlamayı çok istiyoruz. -Kongre Abdullah Bey'in gidişiyle değil, Başbakan'ın gelişiyle ilişkilendirilmelidir İki adayın olması söz konusu mu? Kongrelerimize hep tek kişi gidilmiştir, elbette fikir ayrılıkları olmuştur ama genel irade bir konuda karar verdiği zaman hepimiz bir ismin arkasında duruyoruz.