Çetin Osman Budak, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un cevaplandırması istemiyle TBMM’ye soru önergesi verdi. Aralarında Antalya’daki 3 alanın bulunduğu toplam 9 alanın turizm yatırımı için ihaleye çıkılmasını Meclis gündemine taşıyan Çetin Osman Budak, “Doğrudan 1 milyon 80 bin, dolaylı olarak 2,5 milyon kişiye istihdam sağlayan turizm sektörü, 12 bin 526’sı konaklama tesisi olmak üzere 24 bin 691 işletme ile hizmet vermektedir. Ülkemizdeki turizm yatırımları incelendiğinde, özellikle plansız yapılaşma sebebiyle, özenle korunması gereken alanların ağır tahribata uğradığı dikkat çekmektedir. Hatta SİT alanları dahil, özel koruma bölgelerine bile binalar dikilmekte, buna karşılık vatandaşın kıyılardan yararlanma hakkının önü tıkanmaktadır. Oysa Kıyı Kanunu’nun 5’inci maddesinde “Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir” denilmektedir.” diye konuştu. Budak, “Bu açık hükme rağmen Kültür ve Turizm Bakanlığı, 4 Ekim 2019’da Turizm Yatırımlarına Kamu Taşınmazları Tahsisi ile halkın kıyılardan yararlanma hakkına bir kez daha gölge düşürüldüğü görülmektedir. Söz konusu ihale ilanıyla üçü Antalya’da olmak üzere yurt genelinde toplam dokuz alan turizm yatırımı için tahsil edilmiştir. Zaten vatandaşların denize girecek alan bulmakta güçlük çektiği Kemer’de 2 bin 500 yatak kapasiteli üç otel inşaatına daha izin vermek, halkın denizden ücretsiz yararlanma hakkını tamamen engelleyecektir. Vatandaşın kıyılardan yararlanma hakkını engellemeyin.” ifadelerini kullandı. Budak, şu soruları yöneltti: “Söz konusu tahsislerde Kıyı Kanunu 5’inci madde uyarınca nasıl bir kamu yararı bulunmaktadır? Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın tahsis ilanına çıktığı turizm alanlarında, vatandaşların ücretsiz denize girebileceği özel bölgeler ayrılmış mıdır? Mevcut yatak kapasiteleri ve potansiyel göz önünde bulundurulduğunda, bölgede yeni yapılaşmaya ihtiyaç var mıdır? Ülkemizdeki sahil şeritlerinde otellerin dışında, vatandaşların ücretsiz olarak denize girebilecekleri alanlar yeterli midir?”