Alanya'da turizm sektöründe çalışan 2 çocuk sahibi Sunay Öztürk, 25 Ocak'ta dişlerini beyazlatmak amacıyla zirkonyum kaplama yaptırma kararı aldı. Almanya'da doğan ve Türkçenin yanı sıra İngilizce, Almanca, Fransızca, Rusça, İspanyolca ve İtalyanca konuşan Öztürk, bankadan 10 bin lira kredi çekip, özel bir diş polikliniğine başvurdu. Öztürk'ün üstten ve alttan 10'ar olmak üzere 20 dişi kaplama için kesildi. İstediği beyaz dişlere kavuşmak için gün sayan Öztürk, bir süre sonra yine aynı polikliniğe geldi. Azı dişinde ağrı olduğunu söylemesine karşın iddiaya göre Öztürk'e kaplama işlemi gerçekleştirildi. İşlemin ardından birkaç gün sonrası azı dişindeki ağrının diğer dişlere vurmasıyla doktoruna tekrar başvuran Öztürk'e, antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar verildi. Bu ilaçları kullanmasına rağmen ağrıları dinmeyen kadın, azı dişi ile ağrı hissettiği diğer 3 dişinin çekilmesini istedi. İmza karşılığında dişleri çekilen Öztürk'ün ağrıları yine kesilmedi. Yaklaşık 2 ayda 32 dişini kaybeden Öztürk, ağrı kesiciler fayda etmediği için uyuşturucu ilaçlarla ağrılarından kurtulmaya çalıştı. Öztürk, beyin ve sinir cerrahına giderek durumunu anlattı. Burada Öztürk'e 'trigeminal nevralji' teşhisi kondu. Son çare olarak beyin ameliyatına giren Öztürk'ün operasyon sonunda da ağrıları dinmedi. Öztürk'ün yaşadığı acı dolu günler, başının yanı sıra kalbini ve tansiyonunu da etkiledi. ÇENEYE GİDEN SİNİRLERİ KESİLDİ Öztürk, Akdeniz Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ne başvurdu. Burada yapılan operasyonla çeneye giden sinirleri kesildi. Çene cerrahisi işleminden sonra da ağrılarından kurtulamayan Sunay Öztürk, acılara dayanamadığını ifade edip ötanazi olmak için araştırmaya giriştiğini söyledi. 'AĞRIM GEÇMİYOR, ÖTANAZİ İSTİYORUM' Sunay Öztürk, "Ağrım geçmezse ötanazi istiyorum. Konuyla ilgili araştırma da yaptım. Hollanda, Belçika'da ötanazi var. Bu ağrıları çekmektense ölmek istiyorum. Bir daha bu ağrılarla yaşamak istemiyorum. Belçika ya da Hollanda'ya gideceğim, üç dört gündür internetten araştırma yapıyorum. Bu yola başvuran birinin görüntülerini de izledim. Ben böyle acılarla yaşamak istemiyorum, ötanazi istiyorum" dedi. DENEME AŞAMASINDA Halen doktorların verdiği 10 farklı ilacı denediğini söyleyen Öztürk, "Bu ilaçların deneme aşamasında son bir hafta. Daha sonra da karar verilecek. Bugün gargaraya da başlandı. İki gündür baskı biraz azaldı. Fakat konuşursam, ağzımı hareket ettirirsem daha çok acım oluyor. Diş doktorum ağzımın durumunun iyi olduğunu söyledi, ancak ben bir şey yiyemiyorum. Günde iki tas çorba içebiliyorum, bir litre su ve yoğurt yiyebiliyorum. Bu hastalıkla tanıştığım günden bu yana 34 kilo verdim. Şu an 66 kilolardayım" diye konuştu. 'HİPOKRAT YEMİNİNE GÖRE İNSAN SONUNA KADAR YAŞATILIR' Antalya'da trigeminal nevralji hastalığı yaşayan ancak hastalığı teşhis edilemediği için diş ağrısı zannedilerek 32 dişini kaybeden Sunay Öztürk (41) ötanazi yaptırmak istediğini açıkladı. Yurtdışına giderek ötanazi yaptırmak istediğini söyleyen Öztürk, ağrılarından kurtulamadığı takdirde yurtdışına giderek ötanazi yaptıracağını belirtti. Doktor gözetiminde ilaçla uyutularak hayata son verilme işlemi olan ötanazi, ölümcül hastalığı olan ve acılarını dindirmek amacıyla hastaların kendi isteği üzerine yapılabiliyor. Tıp Etiği, Tıp Hukuku ve Tıp Tarihi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Demirhan Erdemir ise ötanazinin Türk Ceza Kanunu'na göre yasak olduğunu açıkladı ve şunları belirtti: "Yurtdışında ötanazi bazı ülkelerde onulmaz hastalıklarda yapılıyor. Türk Ceza Yasasına göre ise bu bir suç ve öldürme fiiline giriyor. Yurtdışına giderek yapan Türk vatandaşı var mı bilmiyorum ancak bazı Avrupa ülkelerinde yapılıyor. Biz etik açıdan bu ağrıların tedavi ile giderilmesini öğrencilere ders olarak tıp etiği dersinde öğretiriz. Bir Türk vatandaşı, Avrupa ülkesinde bunu kendisine uygulatabilir mi? Bu yasal mıdır? Bunu bilmiyoruz ancak yurtiçinde bu yasaktır. Hipokrat yeminine göre de insan sonuna kadar yaşatılır. Hekimlerin görevi hastayı iyi etmek, ağrılarına son vermeye çalışmaktır." Pasif ötanazi denilen, bazı cihazlara bağlı olarak hayatını sürdüren hastalarda yaşam desteğinin çekilmesi yöntemi olduğunu da söyleyen Prof. Dr. Erdemir, "Bu da ihmal suçuna giriyor Türk Ceza Yasası'na göre. Trigeminal nevralji hastalığı için de nörologlar çok güzel uygulamalar yapabiliyor. Dayanılmaz ağrılar olduğu literatürde yazıyor ancak bu hastalıkta yöntemlerin denenmesi gerekiyor" dedi. 'PSİKİYATRİK AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMELİDİR' İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Sibel Çakır ise ağrı bozukluğunun sıklıkla depresyona neden olabileceğini belirtti ve "Literatür ve bilimsel bilgi ağrı bozukluğunda depresyon ve intihar düşüncelerinin, anksiyete bozukluğunun çok yaygın olduğu ve psikiyatrik açıdan değerlendirilmelerinin uygun olacağını söyleyebiliriz" dedi.