Kıymetli okurlarım kaç gündür korona ile yatıp korona ile kalkıyoruz. Televizyonlarda korona haberleri dinleyip gazetelerde korona haberleri okuyoruz. Artık gına geldi, ben bugün yapay zekadan bahsetmek istiyorum.

         Malumunuz olduğu üzere bilim çağındayız. Bilim ve teknoloji adeta ışık hızıyla ilerliyor. Bilim ve teknolojinin akıl almaz ilerleyişi insan yaşamında da kolaylıklar ve rahatlıklar sağlıyor. Robotik kodlama, yazılım derken yapay zekâ ile kontrol edilen alet ve makinalar yaşamımıza yavaş yavaş girmeye başladı. Daha şimdiden uzay bilimlerinden haberleşmeye, tıptan sanayi ve teknolojiye, eğitimden güvenliğe pek çok alanda yapay zekâ kullanılmaktadır. Gelecek yıllarda bu sürecin oldukça hızlanacağı aşikârdır.

       İnsanlar yapay zekayı düşündüklerinde, zihinlerinde canlanan ana görüntü, etrafta dolaşan ve mekanik cevaplar veren bir robot oluyor. Fakat durum tam bu şekilde değildir.

       Yapay zekâ; insan gibi davranışlar sergileme, sayısal mantık yürütme, hareket, konuşma ve ses algılama gibi birçok yeteneğe sahip yazılımsal ve donanımsal sistemler bütünüdür. Başka bir deyişle yapay zekâ; bilgisayarların insanlar gibi düşünmesini sağlar. Günümüzde yapay zekâya sahip SİHA’lar, füzeler üretilmektedir. Şüphesiz gelecek yıllarda yapay zekâ pek çok alana dağılacaktır.

       Bu yapay zekâ nedir? Yapay zekaya sahip makine veya robot, insanın yaptığı her işi yapabilecek mi? İnsanlar gelecekte işsiz mi kalacak? En önemlisi robotlar insanımsı bir hal alırken, insanlar da robotlaşacak mı? Gelecek ne gösterir bilinmez.

       Unutulmamalıdır ki insanı insan yapan; zekâsıyla beraber sevinme, üzülme, heyecan, coşku, sadakat, bağlılık gibi duygularıdır. Vicdan, merhamet, acıma, yardımlaşma gibi yaratılıştan gelen hasletlerimiz bizi insan kılmaktadır. Bilim ve teknoloji baş döndürücü bir hızla ilerlerken aile yapımız, sosyal dokumuz, gelenek ve göreneklerimiz de o hızla yok oluyor. Komşuluk, akrabalık, arkadaşlık bağları vardı, yok oldu. Eskiden insanlar komşu ve akrabalarına akşam oturmalarına çat kapı giderdi, yok oldu. Bayram ziyaretleri vardı, yok oldu. Düğün, nişan davetlerine icabet vardı, yok oldu. Taziye ve hasta ziyaretleri vardı, yok oldu. Hâl hatır sorma vardı, yok oldu. Bunlara “insanlık” denir. Şimdi sağ olsun sosyal medya var. Her bir şey buradan hallediliyor. Hem uzun uzun yazmak da gerekmiyor. Kısaca “mrb”, “slm”, “s.a.” ya da “a.s.” yaz, oldu bitti. Ya da bir emoji koy yeter.

       Gelecekte yapay zekaya sahip insanımsı varlık ve makinalarda “insanlık” olamayacaksa ve insanların yaşamı robotik bir hal alacaksa teknolojinin sağlayacağı kolaylıkları da rahatlığı da istemem.

       Velhasıl güçsüze yardım edemeyeceksek, ihtiyaç sahibine el uzatamayacaksak, Cenabı Allah’ın yarattığı kurda, kuşa, kediye, köpeğe bilumum mahlukata bakamayacaksak, barınak olamayacaksak bırakın “insanlık bizde kalsın”.