Tarih boyunca devlet kurmuş devlet yıkmış olan Türkün, soyunu sopunu kültürünü ideallerini yaşatmak isteyen Türk Milliyetçileri bir türlü iktidar olmayı devleti yönetmeyi başaramıyor.

Peki Neden?

Çünkü; bence milliyetçiler siyasiler tarafından siyaset değirmeninde öğütülüyor. Üflenip yok ediliyorlar. Baktığımız zaman hemen hemen tüm partilerin kuruluş ağırlığı Türk milliyetçileri ve onların rüzgarı ile başlıyor, parti palazlanmaya başladı mı içlerindeki idealist insanlar bir şekilde çeşitli bahaneler ile yok ediliyorlar.

Devlet kuran Türk, teşkilat bile kuramaz hale getiriliyor. Bu garip bir durum değil mi? Rahmetli Başbuğ Alpaslan Türkeş’in ölümünden sonra; Milliyetçiler çil yavrusu gibi dağıldı.

Zaman zaman ortaya çıkan liderler ve partiler bir umut gibi görünse de bu güne kadar bu camiayı bir araya toplayamadı. Toplasa da sahip çıkamadı. Acaba diyor insan…

Bu bilinçli bir proje mi? Milliyetçiler milliyetçi görünümlü liderler tarafından bilerek mi yok ediliyor? Kiminle görüşsek diyor ki!

Belki umut burada belki şimdi olacak diye giriyoruz, filmin sonunda harcanıp gidiyoruz. Yanılan hep biz Milliyetçiler oluyoruz. Sonra umutlar ümitler bitiyor, çekiliyoruz bir kenara…

Meydan çakallara kalıyor. Bende katılıyorum bu görüşte olanlara…

Biz bir olamıyoruz. Dik duramıyoruz. Dik durana da sahip çıkmıyoruz. Asıl sorun burada. Türk milliyetçileri önce kendisine sahip çıkmalı sonra vatana…

Birey yoksa vatanda yoktur. Bunu öğrenmeliyiz önce. Partizanlık ve parti şakşakçılığı yapmadan yeniden o Kuvva-i Milliye ruhunu yaşatmalıyız. Tek eksiğimiz var. Oda lider yok. Diğer bir sorunda orada…

Evet.

Türk milliyetçileri liderini bulmadan, Ne zafere ulaşır ne de başarıya. İşin özü bu reis.