Alanya'da yaşayan Cumali Bora, geleneksel yöntemlerle 18 yıldır doğal sabun üretip satıyor Bora: "Sabun üretim işinde bugüne kadar 280 çeşit sabunun Ar Ge'sini, hikayesini ve kullanım alanını belirledim, bunlardan şimdilik 50 çeşidini pazarlıyorum" " Ürettiğim sabunlarla dişlerinizi de fırçalayabilirsiniz. ASTIM HASTALIĞINA Ürettiği 50'den fazla çeşit bitki ve meyve özlü sabunu çeşitli ülkelerdeki müşterilerine gönderen Bora, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçmişten gelen sabun üretme kültürünü yaşatmaya çalıştığını söyledi. Astım hastası olduğu için yapay kokularla ilgili sorun yaşadığını, bir Alman dostunun tavsiyesiyle sabun satmaya başladığını anlatan Bora, "Zamanla sabunu araştırdım ve kendim pişirmeye başladım. Bir nevi astım hastası olmam beni bu işe yönlendirdi" dedi. TÜRKİYE ÇOK ZENGİN Bora, hedefinin Türkiye'ye ve dünyaya güzel bir marka kazandırmak olduğunu dile getirdi. Sabun üretim işine hayran olduğunu vurgulayan Bora, Türkiye'nin çok zengin tabii kaynaklara sahip olmasının da işini kolaylaştırdığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:"Topraklarımızda yetişen nebatlar dışında papaya gibi tropikal ürünler de var. Bu zenginlik beni bir maceraya yönlendirdi ve her gün yeni bir sabun dizayn ediyorum ve isimler buluyorum. Mesela 'Keykubat' sabunu yaptım. Alaattin Keykubat Han için yaptım. Bildiğim kadarıyla Keykubat da burada sabun yaptırmış ve Avrupa'ya sattırmıştı. İbni Sina diye bir sabun yaptım. Yarın bir sabun daha yapacağım ama ismini ne koysam diye düşünüyorum." 280 ÇEŞİT SABUH Sabun üretim işinde bugüne kadar 280 çeşit sabunun Ar-Ge'sini, hikayesini ve kullanım alanını belirlediğini anlatan Bora, bunlardan şimdilik 50 çeşidini pazarladığını ifade etti. Ürettiği sabunu ilk kendisinin kullandığını anlatan Bora; "Sabun üretiminde sınır yok. Kendime bu anlamda da bir limit koymadım. Doğal bitki ve meyvelerle sabunu önce üretiyor sonra kullanıyor ve en son da pazarlıyorum" diye konuştu. SABUNU YENİDEN KEŞFETTİK Bora, Alanya'ya gelen yabancı misafirlerin doğal sabunlara ilgisinin fazla olduğunu kaydederek, bu misafirlere ve ülkelerine istek üzerine sabun gönderdiğini vurguladı. Türk halkını yavaş yavaş sabuna alıştırdığını söyleyen Bora, "Sabunu yeniden keşfettik" dedi. Yıllık 1,5 ton sabun üretimi gerçekleştirdiğini belirten Bora, "Bu az gelebilir ama aroma terapi sabunu maliyetli ve zahmetli. Aroma terapi sabunları sizi bahçeye, dağlara, doğaya götürüyor. Ruhsal dengeyi veriyor. Bugün şampuanlarda da bunu görüyoruz ama doğal değil. Ürettiğim sabunlarla dişlerinizi de fırçalayabilirsiniz. Diş macunundaki zehirler bu sabunlarda yok" diye konuştu. Keçi sütünden yapılan sabunun anne ve bebekler tarafından rahatlıkla kullanıldığını söyleyen Bora, avokado, kayısı gibi sabunların üretimi için de çalıştığını dile getirdi. Tüm bunlara rağmen doğal sabun üretiminin üniversitelerde yapılacak çalışmalarla ülke ekonomisine daha büyük kazanç sağlayabilir hale gelebileceğini kaydeden Bora, 20-25 kilogram kazanlarda sabun üretimiyle bunu yapmanın zor olduğuna işaret etti. Cumali Bora bu işin üniversiteden çıkması halinde Tük markasının dünya markası olabileceğini ifade ederek, "Benim ülkemde yeterince insan kaynağı, ham madde var ve dünyaya bir Türk markası sunmak istiyorum" diye konuştu.