AK Parti Dış Politikadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin tüm sorunlarını çözmek üzere yola çıktıklarını belirterek, "Kıbrıs'ın meseleleri doğrudan Türkiye'nin meselesidir" dedi. Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs'ta barış için en büyük fırsatın Türkiye'de bu süreci destekleyen güçlü bir iktidarın varlığı olduğunu ifade ederek, "Kıbrıs var olan bir sorun ve bugün çözmeyeceksek ne zaman çözeceğiz. Daha ne kadar bekleyeceğiz" diye sordu. KKTC'de bazı sendikaların ve ideolojik grupların bakışının komünist devletlerde bile kalmadığını kaydeden Çavuşoğlu, en çok yardımı yapan iktidara ve Türkiye'ye küfredilmesinin kabul edilemeyeceğini söyledi ve "Biz her türlü yardımı artıracağız ama artık balık tutmaya başlama zamanı da gelmiştir" ifadelerini kullandı. Çavuşoğlu, BRTK 1 televizyonunda dün gece yayımlanan Ankara'nın Nabzı programında Hasan Erçakıca'nın sorularını yanıtladı. "SADECE İÇ MESELE DEĞİL, KIBRIS VE AZERBAYCAN DA ÖNEMLİ" 12 yıl önce yola çıkarken Türkiye'nin tüm sorunlarını çözmek üzere yola çıktıklarını anımsatan Çavuşoğlu, ekonomi, sağlık, terör gibi pek çok meselede büyük mesafeler kat ettiklerini belirtti. Çavuşoğlu, kendileri için sadece Türkiye'nin iç meseleleri ve sorunlarının değil, Kıbrıs ve Azerbaycan'ın sorunlarının da büyük önem taşıdığını kaydetti. Azerbaycan'ın Karabağ problemini her platformda dile getirdiklerini kaydeden Çavuşoğlu, Kıbrıs konusunda ise şöyle konuştu: "Kıbrıs bizim yavru vatanımız. Kıbrıs'ın meselesi bizim için doğrudan Türkiye'nin meselesidir. Biz Kıbrıs'a sadece verdiğimiz tüm maddi ve manevi destekleri arttırmadık, var olan sorunun çözülmesi için de samimi bir şekilde yaklaştık. Kıbrıs, kolayca çözülebilecek bir sorun değil, iki tarafın da farklı talepleri var. Bunun içine AB girmiş, BM var. Ama biz Türkiye olarak 2003-2004 sürecinde de samimi şekilde aynı çizgide kalıcı çözüm istedik, barış istedik. Tüm dünyaya da bu mesajı verdik. BARIŞ İSTEMİYORUZ MESAJLARI Ama Rum tarafı bunun tersine, 'kaos mesajı' ve 'barış istemiyoruz' mesajları verdi. Biz Türkiye olarak 10 sene önce AKP iktidarı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olarak ne isek, bugün de aynı çizgideyiz. Kıbrıs sorununun samimi bir şekilde çözülmesi için herkesten bir adım öndeyiz. Bizim başka sorunlarımız da var. Kıbrıs, de-facto bir şekilde ve haksız biçimde masada duruyor. Ama Kıbrıs'ta kalıcı barışın gelmesi herkesin yararınadır. Kıbrıs ve etrafındaki herkes için fırsat olarak ortaya çıkan şeyleri barış ortamında değerlendirmek lazım. Adaya barış projesi kapsamında su götürüyoruz. Bu sadece KKTC'deki kardeşlerimiz için değil, adanın tümü bundan faydalanabilir" Çavuşoğlu, "burada kapsayıcı bir plan üzerinde barış olabilir. Rum tarafı Maraş'ı bize verin AB sürecinin yolunu açalım diyor. Biz AB konusunu hiçbir zaman Kıbrıs için pazarlık konusu yapmadık" dedi. "TEK PENCERE AB OLAMAZ" "Kıbrıs'a bakışımızın tek penceresi AB olamaz, böyle pazarlıklara karşıyız" şeklinde konuşan Çavuşoğlu, bunların zaman kaybettirici yaklaşımlar olduğunu söyledi. "EN BÜYÜK FIRSAT SÜRECİ DESTEKLEYEN GÜÇLÜ BİR İKTİDAR" Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs'ta barış için en büyük fırsatın Türkiye'de bu süreci destekleyen güçlü bir iktidarın varlığı olduğunu ifade ederek, "Kıbrıs var olan bir sorun ve bugün çözmeyeceksek ne zaman çözeceğiz. Daha ne kadar bekleyeceğiz" diye sordu. "İkili görüşmelerle ne kadar gidilecek" diye de soran Çavuşoğlu, Annan Planı'nda olduğu gibi tüm konuların bir plan içerisinde değerlendirilmesini istedi. "B PLANI'NDAN SÖZ ETMEK DOĞRU DEĞİL" Çavuşoğlu, şu an için bir 'B' planından bahsetmenin doğru olmadığını vurguladı ve "şu an barış istiyoruz, çözüm istiyoruz ve sonuna kadar da gayret sarf etmemiz lazım. Biz samimi bir şekilde barış istiyoruz" dedi. Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti'nin iktidara geldiği günden bu yana geçe sürede Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yönelik maddi desteğin önceki hükümetler dönemleriyle kıyaslanamayacak kadar arttığına işaret ederek, bunun yanı sıra verdikleri siyasi desteği de ciddi oranda artırdıklarını kaydetti. "KKTC'DE DE REFORM İSTEDİK" Çavuşoğlu, "Verdiğimiz maddi yardımı artırırken bazı şeylerin de düzene girmesini istedik. Türkiye'de nasıl reformlar yapıldıysa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde de reformlar yapılmasını istedik" dedi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisinin disipline girmesini istediklerini anlatan Çavuşoğlu, reformların yapılabilmesi için hükümetlerle diyaloğa girdiklerini kaydetti. "KOMÜNİST DEVLETLERDE BİLE KALMADI" Bu konuda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hükümetleriyle hem fikir olmalarına rağmen bazı değişimleri yapmanın kolay olmadığına işaret eden Çavuşoğlu, "Bir anlayışı yıkmak kolay değildir. Bugün KKTC'de bazı sendikalar ve bazı ideolojik grupların bakışı dünyadaki komünist devletlerde bile kalmamıştır" diye konuştu. "KKTC'DE YAPMAYA ÇALIŞTIĞIMIZ REFORMLAR KARŞILIĞINI ÇOK FAZLA BULMADI" KKTC'de yapmaya çalıştıkları ekonomik reformların karşılığını çok fazla bulmadığını anlatan Çavuşoğlu, "Zihinsel değişimi sağlamak kolay değil. Yıllardır devam eden bir anlayışı değiştirmek kolay değil" dedi. "KÜFRE VARAN ŞEYLER VAR HOŞ DEĞİL... BALIK TUTMAYA BAŞLAMA ZAMANI GELDİ" Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye'nin yapmak istedikleri ile sendikalar dahil adanın bir kısmının beklentileri arasında çatışmalar oluyor. Tartışmanın seviyesi de düşük olduğu zaman da KKTC'den gelen eleştiriler eleştirinin dışında hakarete varan küfre varan şeyler. Bunlar da hoş şeyler değil. Siz kime küfrediyorsunuz. Size en çok yardımı yapan iktidara ve Türkiye'ye küfrediyorsunuz. Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Biz bunları hiçbir zaman başa kakmak için söylemiyoruz. Biz her türlü yardımı artıracağız ama artık balık tutmaya başlamanın zamanı da gelmiştir. Bunu birlikte öğrenmeliyiz. Biz bunu başarmaya çalışıyoruz.