Derinliğinde demokratik yaşamın altından mutlaka 18. Yüzyıllar, İngiltere, Avrupa, Batılı ülkeleri çıkmaktadır.Ortaçağ karanlığından sıyrılış ve bugüne ulaşmış olmalarının temeli de Rönesans, Reform hareketleridir. Türk milletiyle cebelleşme süreçleriyle örtüşür…

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin batıya yöneliş nedeni içinde sosyal haklar meselesi de vardır. Sendikal hareketler, örgütlenme hakkı bunlardan birisidir. İşçi haklarının savunulması, işçinin alın terinin korunması derke memurlarda günde yerini alıvermişti. Kamu çalışanı, memur da haklarını sendikalar vasıtasıyla savunacaktı…

Sendikaların hükümet nezdinde yapılandırılması “sarı sendika”;sol uç kanattakilere de “kızıl sendika” lakapları takıldığı bilinmektedir. İktidarın lehine veya aleyhine olanlar, aza, üyelerinden yana gündeme henüz oturamadılar. Bu iki kanatın çarpışması da sesleri bayağı yüksektir. Son dönemlerde ise sarı sendikalar teslimiyetlerini katakülle ile izah ederken, diğerleri de sessizliği tercih etmektedirler. Yürümekle yollar aşındı demek ki…

Anlaşılan kamu çalışanı sendikaları da kendi patronlarını yaratmıştır. Yalan da olsa kimse hükümet yanlılığını ortaya koyamamakta, çalışanın yanında da yer alamamakta hak savunma iradesini kaybetmektedir. En büyük işçi sendikasının Hükümetin taleplerine anında imza koyması sendikaları tekraren tartışmaya açmaktadır…

Kamu çalışanlarının sendikalaşma sürecinde ben de yer aldım. Vakıflar yasasındaki sosyalleşme projesi çerçevesinde teşkilatlanmada memurlar fırsat yakaladığını düşünmüş ve sendikal faaliyetlerde de etkin, aktif rol almak için harekete geçmişti. Alanya’daki kamu çalışanlarından bir gurup ile Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı(TÜRKAV)’nın Alanya Şubesinin kuruluşunu sağlamıştık. Vakfı temsilen o günlerde yayınlanmış kabarıkça arşivim mevcuttur…

Gelecek iki yıl için de memur maaşları kesinleşmiştir. Yasa koyucular sonucu baştan koymuşlardır. Sendikaların hak üzerindeki söylemleri daima laftadır. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu en son karar vericidir. İşte size, toplu sözleşmeli, grev hakkı olan sendikacılık anlayışı…Siz ce mümkün mü? Her dönemin sonucu başından bellidir. Kamu çalışanı ve emeklisinin sosyal haklarını savunabilecek düzenlemeler her daim tartışılır…

Asıl ve asil olansa “Ömer!..”lerden bahsedenlerin sosyal adaleti sağlaması, ücret hakkı için kamu çalışanlarına sokağı göstermemesidir. Kime ne oranda maaş zammı yapıldığını herkes bilmektedir!..En son yapılan toplu sözleşmede Kamu Sendikaları varlık nedenini kaybetmiştir…