Tecrübe, yediğin kazıkların, çektiğin yazıkların toplamı kadardır, denir. Ülkücülerin siyasal dönemleri politik yaşamlarından kat kat uzundur. Türkiye Rusya tehdidi nedeniyle, NATO’ya, 18 Şubat 1952’de Demokrat Parti Hükümeti döneminde girmiştir. 15 Temmuz 1968’de, ABD’nin 6. Filosuna bağlı uçak gemisi Dolmabahçe’ye demir atmış, beklenmedik tepkiyle karşılaşmıştır. Ziyaret, üniversite öğrencileri arasında sağ-sol çatışmasının tetikleyicisidir…

Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden bu iki unsur yıllardır Anadolu topraklarında, özellikle üniversite gençliği üzerinde muazzam oyun kurgulamışlardır. Kapitalizm ve sosyalizm baronları genç beyinleri çatıştırma ortamına sürüklemiştir. İçinde bulunduğumuz süreçte ise ABD’nin Ortadoğu’daki emelleri ortaya çıkmış, ümmet topraklarında saçılan çatışma tohumları ürününü vermekte, ümmetin düşürüldüğü iç savaşı İslam ülkelerini yakmaktadır…

Kapitalizm, korkusuzdur. Sosyalizm, acımasızdır. İkisi de sınıf sistemine dayanır. Ülkücülük; emeğin hakkına, sermayenin helaline kavuşma idealidir. Bu bir aksiyon, bilişim hareketidir. Ancak reaksiyon olarak doğmuştur. Sivil muhtıralara, askeri darbelere, güçlü hükümetlere rağmen gariban genç kitleleri heyecanlandırmış, bir dava etrafında birleştirmeyi başarmıştır.

Her türlü işgal, eylem, cezaevi, idam sehpalarına uzanan yol kutsal addedilmiş, Anadolu insanının emeği için mücadele verilmiştir. Devrimler kanla yazılırken, ülküler kaleme dökülmüştür. Aradan yıllar su gibi akıp geçmiş, gidenler gitmiştir…

Batı kapitalizminin bu günkü tehlikeli durumunu 6. Floyla işaret veren devrimci gençlere karşı; Rusya’nın Akdeniz’e inme hedefini işaret buyuran ülkücü gençlik tavırlarını yinelemek durumundadır. Suriye üzerindeki BOP planlarını Batılı ülkeler ve Rusya birlikte düzenlemekte, Anadolu politikasına da rol model vermektedirler…

İktidar zor bir vazifedir. Teşkilatın arkasındaki gücün işine yaranman gerekecektir. Bazen ideallerin körelecek,  ülkülerin sona erecektir. Muhaliflik ise daha kolaydır. Ha bire iktidara küfür yeterlidir. Belediye Başkan adaylarının partilere göre dağılımı da aynı metodun bir parçasıdır. Sistem değişmektedir. Küfürlü söylem ve eylemler lider düzeyinde esmektedir…

Yereldeki parti teşkilatları ve adayları kontrollü yerleştirmeye tabidir. Seçim sonuçları tahmini binde bir fire verir. İki aday vardır. Aynı dilden, aynı dinden, aynı soydan, aynı boydan… Ülkenin genel politikası adaylara partilerin ittifak hamlesi olarak yansıyacaktır. Yerel teşkilatlara fazlaca yorulmayın, derim!.. Yapılanlar, yapılamayanlar, projeler seçmeni fazla etkilemeyecektir.