Haber - Yüksel SOYLU

“Boş arsaya seçmen yazılmış;

Tamamlanmamış inşaatta onlarca seçmen yerleştirilmiş ama sadece isimleri;

Aynı daireye birbiri ile alakalı olmayan o bina ile hiç ilgisi olmayan seçmenler yazılmış.

Kim, kim için yazdı, Bu taşıma seçmenler kime oy verdi? Yazan belli de kime oy verdiler bilinmez. Tahmin etmek mümkün.  Ama o da zan olur.

Bu işlemler yapılırken ülkeyi kim yönetiyordu?

Bu konu ile ilgili ne yapıldı?

Hiç itiraz eden olmadı mı?

Oldu ise kimse tınmadı mı?

Hepimiz biliyoruz ve basından gördük ve takip ettik ki seçmen listeleri oluşurken bu gibi durumlar basında haber de olmuştu. Bazı muhalefet partileri bu konuda dert yanmışlardı.

Bu sahtekârlıklar sadece Küçükçekmece’de mi yapıldı. Yapılmışsa hangi partinin veya adayın lehine yapıldı. Başka bir seçim çevresinde yapılmadı mı?

Geçmişten biliyorum ki bu seçim sahtekârlığı her seçimde yapıldı. Her yerde yapıldı. Biz yaptığımız itirazlarda bir kere sonuç alıp sildirebildik. Onu da Eskişehir, Kütahya, Denizli, Isparta Burdur’a gidip şahısların orada ikamet ettiklerine dair belgeler toplayıp öyle sildirebildik. Bunun dışında hiç bir zaman netice alamadık.

Şimdi Ak Parti yetkililerinin bu sahtekârlıklarla ilgili açıklamaları acizlik ve basiretsizlik itirafından başka bir şey değildir.

Çünkü bu işlemlerin görevlilerinin tamamının amiri Ak Parti hükümetleridir.

Eminim ki İstanbul seçimleri söz konusu olmasa bu sahtekârlığı ağızlarına bile almazlardı. Çünkü yıllarca birileri şikâyetçi oldu lakin hiç duymamışlardı.

İstanbul’un çiçekleri çok çok değerliymiş.

Bir tek oyun kıymeti filan hikâye...

Hukuk ve adalet her zaman herkese lazım.

Sağlıcakla kalın…