Ayrıştırmak kolay, birleştirmek zordur. Hayatın her safhasında bu böyledir. İnsanlara daima zoru başarması tavsiye edilir ama insanoğlu işin kolayına kaçar. Ayrıştırıcı,  parçalayıcı,, guruplaştırıcı, kinleştirici … eylemlere daha çabuk bağışıklık kazanır. Bunu fırsat bilen dış güçler de ülke üzerindeki emellerine fazlaca kendilerini yormadan milli formaları farklılaştırma suretiyle ayrışmayı destekler…

Politize toplumların nihayeti ayrışmış olmakla başlayan basitten zora gidişin sıkıntılarıyla ortaya çıkar. Bir ülke farklılaştığında zenginlik olsa, mozaik görüntüsü vermekle iş bitse, herşey kolay kılınmış olur. Aktif ülke demografik yapılanmasından doğacak farklılıklar bile milli  formaya müdahil olunca başkalaşım yaşanabilmesi doğallaşacaktır…

Toplumu birleştirmesi gereken en büyük güç, devletleşmek, devlete sahip çıkmak; Vatan, bayrak, milli bekada birlik, birlikte yaşama umudu oluşturabilmektir.  Umutların bittiği yerde, her şey tek tek dökülür kalır.

Sosyal medya düşkünü arkadaşların mesajlarını elbette görülüyor. Okunuyor, istifade ediliyor, beğeniliyor,  paylaşılıyor.. falan filan da; bazılarını dışlamak, sürekli karalamak,  ülke insanı arasına fitne sokmak kimin görevi ki… Akli başında vatandaşların devletin yapılanması, onarımı, bakımı, tamiri…. Konularında ömrü aşan yılları kapsayacak vizyonda fikir, düşünce üretmesi gerekir. Başkanlık sistemine geçişin vizyonu göz önünde tutulmalıdır…

Suriye iç savaşı sürerken çok ders alınmış olması gerekir. Suriye’nin kaça bölüneceği halen belli değilken, ülkemizdeki Suriye’den gelen vatandaşların geleceği konusunda da bilgi sahibi olan yok gibi. Kimisi rey peşinde vatandaşlık vermekle uğraşırken, kimisi de oyların karşı tarafa gitmesinin yaratacağı endişeyle “Suriyeliler gitsin!..” söylemi düşündedir…

Türkiye politikasında “Kürtler!..” diye bahsedilen etnisite çalışması ile ilgili ilim dünyası, arkeolog ve tarihçiler sahnesi “Kürt aşiretlerin kökleri Turan ırkından, Türklerdendir!..” iddiasını sürdürüyorlar. İleriki süreçte Suriyelilerin de etnisite kökleriyle ilgili sorun çıkmasından endişe duyulmalıdır…

Türkiye politikası kaynağını kalpten alan ilim ve irfan siyaseti seviyesine yükselmediği sürece “şu çıkmaz sokak senin; bu çıkmaz sokak benim…” kolaycılığı ile ülkenin bekasına verdikleri zararın sıkıntısını elbette torunları çekecektir. Gelin işin zorundan başlayalım. Parçalamayı bırakalım, partiler ayrı olsa da sevdalar bir olsun. Bu ülke hepimizin!..  

Güneş sabahleyin yeniden doğacak... Gözünü dört aç Türkiye..