Siyanür herhangi bir şekilde görülebilen zararlı bir maddedir. Hidrosiyanik asit gibi gaz şeklinde görülebileceği gibi, potasyum/sodyum siyanür gibi katı olarak da muhafaza edilebilir.

Bilinen en tehlikeli zehirlerden biridir. 0,2 gr siyanür, 70 kg ağırlığında bir insanın birkaç dakika içinde ölümüne sebep olabilir. Karbonmonoksit gibi, hücresel asfeksi yoluyla ölüme yol açar.

Metalurji endüstrisinde de (özellikle maden) kullanılmaktadır. Metaller ve organik maddelerle reaksiyona ve etkileşime girebilmektedir. Laboratuar ortamında elde edildiği gibi, doğal ortamda da bazı bakteriler, mantar türleri ve yosun türleri tarafından salgılanmaktadır ve bazı besin maddeleri ile bitkiler de düşük miktarda siyanür içermektedir. (kiraz, badem, kayısı, şeftali, erik, fasulye, patates, turp, lahana, şalgam, brokoli, mısır...)

Solunum yoluyla, su ve yiyecekler yoluyla ve temas (dokunma) yoluyla vücuda geçer. Vücuda geçtikten sonra son derece hızlı bir şekilde dolaşım sistemine ulaşır. Zararsız miktarda alınan siyanür, ilk 24 saat içinde boşaltım ve solunum sistemleri yoluyla vücudu terk eder.Çok şaşırtıcı bir özelliği de çok düşük oranda alınan siyanürün bir kısmı da vücut içinde b12 vitaminine dönüştürülür.

NASIL ÖLDÜRÜR?

Siyanürle zehirlenmenin ilk belirtisi olarak hızlı ve derin nefes alma ihtiyacı duyarsınız ve solunum yetmezliği meydana gelir. Akabinde çırpınma ve zihin kaybıyla birlikte boğulma meydana gelir. Belirtilerin görülme süresi ve şiddeti, maruz kaldığınız zehir miktarına göre değişir. Bu zehiri her ne şekilde almış olursanız olun (solunum, gıda yada temasla) belirtiler hemen hemen aynıdır. Deri teması söz konusuysa tende kaşıntı, tahriş ve yaralar en belirgin belirtilerdir.