Kepez ilçesinde yaşayan alüminyum doğrama ustası Ali İhsan Yıldırım (40) ve eşi İlknur Yıldırım’ın (36) 'Özge' ismindeki bebekleri 1 Ocak 2013 tarihinde 6,5 aylık olarak dünyaya geldi. İddiaya göre, özel bir hastanede kuvözde bacağına takılan kateter nedeniyle sol bacağını diz kapağından kaybeden minik Özge, babasının evin tavanına 150 TL harcayarak kurduğu düzenekle yürümeye başladı. Makara sistemiyle evde yürümeye çalışırken gündeme gelen küçük Özge için daha önce Antalya Büyükşehir Belediyesi devreye girerek küçük kızın fizik tedavi ve protez ihtiyaçlarını karşıladı. İstanbul’da yaklaşık 20 gün süren çalışmalar sonunda Özge yeni proteziyle taburcu oldu. Antalya’da kullandığı protezden daha gelişmiş özelliklere sahip proteziyle alıştırma yürüyüşleri yapan Özge tek başına yürüyüp merdivenleri de çıkabilir hale geldi.

KOŞMASI İÇİN PROTEZ YAPTI

Babasına koşmak istediğini söyleyen minik Özge’nin bu isteği için bu sefer baba Ali İhsan Yıldırım kolları sıvadı. Bir arkadaşından hediye olarak aldığı protez parçalarını tamir eden Yıldırım, doğrama atölyesine kızıyla birlikte gelip parçaları birleştirdi. Kızının bacak ölçüsünü alan Yıldırım, proteze koşmayı kolaylaştıracak yay eklentisi gibi ek parçalar da ekleyip kullanılabilir hale getirdi. Esnek yapısıyla dikkat çeken protezi kızının bacağına takan Yıldırım, ardından ilk test yürüyüşünü kızıyla birlikte sokakta gerçekleştirdi.

EVDE EĞİTİM ALDI

İstanbul’da bir hayırsever tarafından alınan yeni protezine yeni yeni alışan Özge’nin eğitim eksikliği olmasın diye baba Ali İhsan Yıldırım bu sefer Milli Eğitim Müdürlüğüne başvuruda bulunarak, evde eğitim kapsamında kızının eğitim alması talebinde bulundu. Talebin olumlu karşılanmasının ardından baba Yıldırım, kızının Kepez ilçesindeki Şahinevler İlkokulu ana sınıfına kaydını gerçekleştirdi. Ana sınıfı öğretmeni Tuğba Kılıç’tan evinde günde 4 saatlik eğitim alan Özge, hamur, puzzle, şekil ve boyama ile sayısal eğitim aldı. Özge’ye bu eğitiminde baba Ali İhsan Yıldırım da destek verdi.

“DENGEDE TUTMAK İÇİN 6 AY UĞRAŞTIM”

Sürecin ardından Yıldırım, koşmak isteyen kızıyla birlikte antrenmanlara başladı. Şu ana kadar çok zorlu süreçlerden geçtiklerini ifade eden Yıldırım, “Özge'ye yürümeyi öğretebilmek için 1 buçuk sene uğraştım. Sadece düzeneği kurmakla değil, Özge'yi dengede tutmak için 6 ay uğraştım. O süreci atlattık. Şu anda Özge'nin koşması, arkadaşlarına yetişmesi gerekiyor. Çok geride kaldı. Biz onun üzüntüsü içerisindeyiz. Bu pandemi süreci de girdi araya. Biz geriledik ama şu an tekrardan başladık. Hem koşması hem yürümesi için tekrar parka getirdik. Burada yürüyüş yaptırıyoruz. Evde ise tavanda düzenek kurduk. Antrenmanlara başladık. Okul zamanına kadar bunu yetiştireceğiz. Kararlıyız ama bizim dandik bir protezimiz var. Bu özel hastane kendisi hiçbir şey yapmamış gibi bizi böyle yalnız bıraktı. Biz kendi imkanlarımızla bir şeyler bularak, tamir etmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“BİR ŞEY DİYEMİYORUM. TIKANIYORUM”

Kızının konuşma yetisinin gün geçtikçe ilerlediğini aktaran Yıldırım, "'Baba koşmak istiyorum' diyor. Biz de gayret gösteriyoruz. Çıkma protez buluyoruz, onu tamir etmeye çalışıyoruz. O şekilde kızımıza bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. 'Koşmak istiyorum, koşabilecek miyim' diyerek bana böyle sorular soruyor. Duygulanıyorum. Elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum ama olmuyor. Gördüğünüz gibi. Biz bir şeyler yapmaya çalıştıkça pandemi süreci giriyor, çalışmalarımız gidiyor. Ben sadece çocukla ilgilenmiyorum, işe de gidiyorum. Maddi durumumuz da bu durumda çok iyi değil. Çocuk, 'Baba bacağım yok' diyor bana tabi bir şey diyemiyorum. Ne diyeyim? Tıkanıyorum. Aklı erdiğinde her şeyi öğrenecek ama elimizden bir şey gelmiyor. Mücadelemiz devam ediyor. Bu burada kalmayacak. Dosya anayasa mahkemesinde bekliyor” diye konuştu.