ATSO meclis toplantısının ekim ayı oturumu, bir üyenin şerh koyduğu yönetim kurulu kararıyla ATSO Başkanı Davut Çetin'in makam odasının 218 bin liralık tadilatı nedeniyle sert tartışmalara sahne oldu. Eylül ayı hesap mizanının okunmasının ardından ilk sözü alan meclis üyesi Ahmet Kasapoğlu, ekonomik krizin olduğu, konkordatoların art arda geldiği, işyerlerinin kapatmak zorunda kaldığı, faizin yüzde 40'lara ulaştığı, esnafın zor durumda olduğu ortamda, başkan odasının mobilyası, kliması için 300 bin TL'ye yakın harcama yapılmasının kendisini vicdanen rahatsız ettiğini söyledi.

BÜTÇEYİ ONAYLAMAYALIM, PARAYI KENDİMİZ TOPLAYALIM

Bu harcamanın zamanlamasını kendi meslek grubunun da hoşgörüyle karşılamadığını dile getiren Kasapoğlu, "Ben de bu konuyu onlara izah etmekte büyük zorluk çekmekteyim. Herkesin, devletin tasarruf etmeye çalıştığı bu dönemde böylesi köklü odamızın israfla anılmasına gönlüm razı değildir. Gelin bu bütçeyi bugün onaylamayalım, bu parayı kendi aramızda toplayalım ve bu imajı ortadan kaldıralım" dedi.

'AZINLIK' BENZETMESİ TANSİYONU YÜKSELTTİ

Kasapoğlu'nun bu eleştirileri üzerine makam odası tadilatını savunan ve karşı çıkan üyeler tek tek söz aldı. ATSO Başkanı Davut Çetin ve oda tadilatını savunan meclis üyeleri, olayın basına servis edilmesine tepki gösterdi. Bu sırada meclis üyelerinden Yaşar Topatan'ın, makam odası tadilatını savunan görüşlerini anlatırken, karşı çıkan üyelerle ilgili 'azınlık' benzetmesi yapması büyük tepkilere yol açtı. Tansiyonun yükseldiği, sert tartışmaların yaşandığı ve bazı üyelerin 'Terbiyesiz, özür dilesin' gibi söylemlerle tepki gösterdiği Topatan, 'muhalefet' demek istediğini belirterek, meclis üyelerinden özür diledi. Bir saati aşkın süren tartışmalar sonunda ATSO Başkanı Davut Çetin ve karara şerh koyan yönetim kurulu üyesi Murat Totoş da açıklamalarda bulundu.

'ATSO'NUN KURUMSAL YAPISINA YAKIŞMAYAN BİR ODAYDI'

Eleştirilere yanıt veren ATSO Başkanı Davut Çetin, “Ahmet beyin içine sinmemiş ama bu oda 136 yıllık kurumsal bir odadır. 20 senedir buradayım, burada neyin harcanıp neyin harcanmayacağını, kusura bakmayın herkesten daha iyi bilirim. Bu bina, kültür merkezi, Kaleiçi yapılırken bütün komisyonların başındaydım. 4 senedir bu odada ben oturuyordum, öyle bir şey olsa 4 sene önce değiştirirdim zaten. Burası Antalya'nın dünyaya açılan penceresi. Bu ayki mizanda yok, şu anda ödenmiş avans vardır 50 bin lira, fatura gerçekleşince 218 bin 120 lira. O odanın ne halde olduğunu daha önceki arkadaşlar gayet iyi bilir. Artık ATSO'nun kurumsal yapısına yakışmayan bir odaydı. Bu seneki bütçe gerçekleşmelerine baktığımızda da biz mümkün olduğu kadar iktisatlı davranmaya çalışıyoruz. Bunu da 45 bin üyenin sorumluluğuyla yapıyoruz, kusura bakmayın" dedi.

'GİDERKEN GÖTÜRECEK DEĞİLİM'

Sorumluluklarını çok iyi bildiğini dile getiren Davut Çetin, şöyle dedi:

"Bu binayı, bu odayı ben kendime yapmadım, ATSO'nundur, giderken de burada kalacaktır. 10 yıldır da o oda kullanılmıştır. Türkiye'ye en çok heyetin geldiği ticaret ve sanayi odası sizin kurumunuzdur. Burada bir şey yapılıyorsa gerçekten ihtiyaç olduğu için yapılıyordur. Şaşalı falan bir oda yapılmıyor, sadece bozulmuş mobilyalar gibi şeyler değişiyor ve hepsi de 218 bin liradır. Benim kendi işyerimde öyledir, evimde öyledir hiç kusura bakmayın. Burası Türkiye'de en çok ziyaret edilen, dış heyetlerin, yurtdışından 20 küsur kardeş odamız var, bu ihtiyaç olmasa ben zaten yapmazdım. Bunu da giderken götürecek değilim, ATSO'ya 15-20 sene daha hizmet verecek.”

'UYARIDA BULUNDUM'

Oda tadilatıyla ilgili şerhi koyan kişinin kendisi olduğunu belirten Murat Totoş ise kimsenin adamı olmadığını ve seçimde OSB Başkanı Ali Bahar'la birlikte hareket etmesinin de suç olmadığını söyledi. Herkesin birinin adamı algısı oluşturulduğunu belirten Totoş, “Bu meclis çoğunlukla beni yönetim kuruluna seçti. Görevlerimden bir tanesi de bu meclisin hak ve hukuklarını korumak adına idi. Malum konu geldiğinde ben oda yapımına karşı değilim, sayın başkan ve yönetim kurulu üyelerine hepsine uyarıda bulundum. Sadece zamanlamanın yanlış olduğunu, devletin, hükümetin kemer sıkma politikası varken, biz bunu şimdi yapmayalım, nefes kredisi ihtiyacı olan üyelerimize daha fazla kaynak sağlayalım, bir 6 ay sonra veya önümüzdeki bir dönemde yapmamızın daha doğru olacağını ilettim. Benim yapmam gereken buydu, ama başkanım böyle bir karar aldı ve ben de bu kararın altına şerh koymak durumundaydım. Burada hiç kimse art niyetli değil. Benim amacım yönetim kurulu ve ATSO'yu korumaktır. Ama bugün çok farklı açıklamalar, 'yok sen servis ettin, yok şunu yaptın, yok bunu yaptın', Allah'ın bildiğini kuldan esirgeyecek halimiz yok. Kimseyi suçlayıcı da değiliz, sadece bir tavsiyede bulunduk. Tavsiyemiz dikkate alınmadı, şerhimi koydum. Bu bana verdiğiniz görevdir, bunu uyguladım" diye konuştu.