Keskin bir virajın çığlıklarıdır. 1968 kuşağının istek, arzu ve ülküleridir. “Bağımsız Milliyetçi Türkiye” heyecanını ayrıştırılınca farklı iki Türkiye gibi anlaşılmaktadır. Farklı yönleri elbette vardır. “Bağımsız Türkiye” çilesi sosyalizm ideolojisi ile yoğrulmuş uzun soluklu ve karmaşık bir yolculuğun, “milliyetçi Türkiye” milli bir ideoloji, “9 Işık” sisteminin aynı coğrafyada uygulanma arzusudur. Sanırım “Bağımsız Milliyetçi veya Milliyetçi Bağımsız Türkiye” aynı arzuyu ülkü edinmektir…

Sosyalizm, elbette kapitalizme karşı emek-sermaye anlaşmazlığını çatışmaya sürüklemiştir. Batı literatüründe sosyalizm, emek işçiyi, çalışanı kapital, sermayeye karşı kışkırtan iki karşıt ideolojidir. Türkiye’ye Batı’dan sıçrayan ve genliği, bilim adamlarımızı yıllarca çatıştıran eylem yüklü fikir hareketleridir…

“Dokuz Işık” sistemi emek ve sermayeyi alın teri ile birleştiren milli bir düşünce yapısı şeklinde sunulan bir reçetedir. “Olmaz kapitalizm; olmaz komünizm yol Türk’e, Dokuz Işıkçı erleriz, milliyetçileriz!..”  felsefesi meselenin tam özüdür. Türkiye gençliğinin kısa sürede benimsediği ve çatışmalı, keskin bir virajdan sıyrıldığı gerçeği unutulmamalıdır!..

1980 öncesi 1968 kuşağı iki düşüncenin çarpışarak güçlü bir şekilde 1980 sonrası bileşkelerin doğmasını sağlamıştır. 1968 kuşağını çoğu “solcu gençlik” oluşumu çerçevesinde tanımlar. Halbuki sosyalizm hareketi 1940’lı yıllarda fiiliyata geçmiş ve “ortanın solu” tabiriyle ayrışmanın başlatıldığı düşünülmektedir…

Kapitalist gençlik hareketine kitaplarda hiç rastlamadım. Ancak sol eğilimin hedefinde hep “kapitalizm” olmuştur. Ülkücü gençliği de kapitalizmin bekçisi, savunucusu şeklinde görmüştür. Ülkücü gençlik de kapitalizme karşıdır. Dikkat edilirse ülkücü gençlik komünizme de karşıdır. Bu noktada anlaşamamışlardır. Ama her iki gençlik de parti savunuculuğundan daha çok ülkenin bağımsızlık ve milliyetçilik üzerinden kalkınmasına odaklanmışlardır. Mesela toprak reformu, tarım kentleri- köy kooperatifleri vizyonları vs. ortaktır…

Kapitalizm her iki gençliği de kullanmıştır. Sosyalizm ideolojisi yıkılmış, kapitalizm ülke içinde operasyonlar yaptırtmış, iki taraf gençliğin üzerinden silindir gibi geçmiştir. Eski sol anarşizmi sağ illegaliteye taşımaktadır. İslam ülkelerinden Türkiye’ye mesaj vermektedirler….

Şimdi anlaşılmakta mıdır ki 1980 sonrası milli birlik ve ittifaklar niçin farklı yapılanmaları birleştirebiliyor. Sanırım, “Bağımsız Milliyetçi Türkiye ülküsü” gençliğin umududur. Türk gençliği uyanmalı, piyon olmamalı, milli birlik ve bütünlük ülküsüne sarılmalıdır!..