Antalya Gözlükçüler ve Optisyenler Derneği Başkanı Bülent Gürer, Türkiye'de gözlük ve optik sektörünün en büyük problemlerinin, ruhsatsız kaçak işletmeler ile bu işletmelerce yurt dışından getirilen kaçak ve sahte gözlükler olduğunu, bu yüzden vergi kaybının meydana geldiğini ve insan sağlığının tehdit edildiğini söyledi. Kaçak ve sahte gözlük olayının Antalya bölgesinde çok yaygın olduğunu dile getiren Gürer, "Sebebi, turizm bölgesi ve kontrolsüz olması. Burada İl Sağlık Müdürlüğü'nün yetki alanında olup da denetime yetersiz çıkmasından dolayı kanuna aykırı, usulüne uygun açılmamış 1000'in üzerinde işletme var" dedi.

YILDA 30 MİLYON GÖZLÜK

Bu işletmelerin hepsinde hem yerli hem de kaçak ürünler satıldığını kaydeden Gürer, "Bizim için en büyük handikap, yasal alıp, yasal satıyoruz. Onlar gayriyasal alıp, gayriyasal satıyor. Dolayısıyla rekabeti de ortadan kaldırıyor. Devletin çok ciddi vergi kaybı oluşuyor. Montajı optisyenler tarafından yapılmadığından halk sağlığını etkiliyor hatta dünyaya Türkiye'den gözlük alınmama imajı veriyor. Adet bazında Antalya bölgesinin yıllık satış rakamları 30 milyon çiftin üstünde. Bu da demektir ki 30 milyon kullanıcı. Bunun 10 milyonu yerli. Nereden bakılsa 20 milyona yakını da yurt dışına satılan gözlükler" diye konuştu.

YURT DIŞINDAN SİPARİŞ GÖZLÜK

Yurt dışında bu camların çok pahalı ve işçiliğin yüksek olması nedeniyle tatile gelenlere, gelemeyen arkadaşlarının reçetelerini teslim edip, 'Bana da gözlük yaptırın, şu gözlükleri de bizim için alın' diye talepte bulunduğunu anlatan Gürer, şunları söyledi:

"Ama kaçak işletmelerde odak yok, montaj yok, ayarlama yok. Sadece marka, model satış gerçekleşiyor. Dolayısıyla kimi görüyor kimi görmüyor. Görmedi mi kim kaybediyor? Biz kaybediyoruz. Antalya ve Türkiye'de optikçilik kötü bir sektör oluyor. Halk sağlığı kötü durumda. Biz bunların önüne geçmek için Sağlık İl Müdürlüğü'ne baskı kursak onların da yapabileceği bir şey yok. Yeterince ekipleri olmadığını biliyoruz."

5 YILDIZLI OTELLERİN YÜZDE 80'İNDE RUHSATSIZ GÖZLÜKÇÜ

Kaçak ve sahte gözlükçülerle mücadele için sektör olarak oda kurduklarını ve yakın sürede de faaliyete geçireceklerini belirten Bülent Gürer, "Antalya'da bize bağlı 376 optisyenlik işletmesi var. 376 işletme hem belgeye hem denetime tabi. Diğer 1000'in üstündeki gözlükçünün yüzde 80'i ise 5 yıldızlı otellerde, ruhsat yok. Denetimdeki en büyük sıkıntı, otel kapısındaki güvenlik 'Kontrole gelindi' diye müdürüne söylüyor; müdür, gözlükçüye bilgi veriyor. Gözlükçü dükkanı kapatıp, kapının önünde bekliyor. İl sağlık personeli gidiyor dükkan kapalı, tutanağı tutuyor, 'Biz işletmeyi kontrole gittik işletme kapalıydı, kontrol gerçeklemedi' diye ve bir daha gönderemiyoruz. 3 kez de 5 kez de gitsen otellerin kapısından içeri bilgi sızıyor ve sonuç olarak denetimsiz kalıyor" diye konuştu.

Gözlükçüler olarak oda kurma aşaması tamamlandığında denetleme mekanizmasının kendilerinde olacağını aktaran Gürer, "Ayrıca bizim gibi işletmeleri kontrole diş hekimi, ebe, pratisyen doktor gelebiliyor ama optisyen kadrosu olmadığından optiği bilen hiç kimse gelemiyor. Dolayısıyla gelenler de anlamadığı için bir şey yapamıyor. Ama biz oda olduğumuzda denetimleri kendimiz yapacağız, ilk izni biz vereceğiz, evrakı biz onayladıktan sonra il sağlık kontrolünü yapıp açılış iznini verecek. Usulüne aykırı bir gözlük satışı, halk sağlığını bozacak bir davranışta vatandaşın da ilk şikayet mercii oda olacak. Odanın kapatma, ceza verme yetkisi yok ama biz il sağlığa yazabiliyoruz, onlar kapatabiliyor. Ama şu an hiçbir denetim yok ve ceza da verilemiyor" dedi.

'YASALDAN FAZLA GAYRİYASAL GÖZLÜK VAR'

Devletten en büyük beklentilerinin, kaçak ürün girişinin engellenmesi olduğunu vurgulayan Bülent Gürer, "Maliye Bakanlığı'nın bu konuya bir an önce el atması gerekiyor. Vergi levhası, iş yeri açılış ruhsatı yok. Bu adam çatır çatır gözlük satıyor, para kazanıyor, devletine 1 kuruş para vermiyor. Makine parkuru yok, istihdam yok, optisyen kadrosu yok. Optisyenler mezun oluyor, iş bulamıyor. Bunların hepsinin çözümü denetim. Denetim olursa Türkiye'ye kaçak giren gözlük sayısı milyonlarca. Yasaldan fazla gayriyasal gözlük var. Güneş gözlüğü olsun, optik çerçeve olsun bunların hepsi büyük sıkıntı. KDV güneş gözlüğünde yüzde 18, optikte yüzde 8. Dolayısıyla devlet ortalama yüzde 13 kaybediyor ve milyon dolarlar var bu işin içinde. Bu şu an yasa dışı kazanılan bir para" diye konuştu.