Medet Önlü Cinayeti Davası, kamuoyunda "Medet Ünlü" olarak tanınan Medet Önlü'nün 22 Mayıs 2013'te öldürülmesiyle ilgili tetikçi Murat Aluç'u cinayete azmettirmekle suçlanan Rızvan Ezbulatov ile cinayete yardım ettiği ileri sürülen Ömer Peltek'in yargılandığı davanın duruşması görüldü.

Cinayetin ardından ortadan kaybolan ve yaklaşık 2 ay önce Alanya'da yakalanan Peltek savunmasında, cinayet işleneceğinden haberdar olmadığını iddia etti.

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, yakalanmasının ardından 2 Aralık 2017'te tutuklanan sanık Peltek, Medet Önlü'nün eşi, çocukları ve yeğeni ile taraf avukatları katıldı.

Mahkeme Başkanı Mehmet Tuğrul Türksoy, sanık Peltek'in 26 Aralık 2017'de dilekçe verdiğini tutanağa geçirdi.

Dilekçesini, savunması olarak duruşmada okuyan Peltek, cinayetten yaklaşık 1-1,5 ay önce bir arkadaşı aracılığıyla Murat Aluç ile tanıştığını bildirdi.

Aluç'un, kendisine ehliyeti olup olmadığını sorduğunu ve yardım istediğini ifade eden Peltek, "Yargıtayda dosyası olduğunu, yüksek ceza beklediğini, Ankara'da birinin kendisine yardım edeceğini söyledi. İyi niyetimden ötürü kendisine yardım edeceğimi söyledim." dedi.

Aluç'tan aldığı parayla 5-6 kez otomobil kiraladığını, Ankara'ya geldiklerini, bu süreçte, "Ahmet Yıldız" ismini kullanan ve Rızvan Ezbulatov olduğunu sonradan öğrendiği kişiyle de Murat Aluç aracılığıyla tanıştığını anlatan Peltek, Ankara'da kalmaları gerektiğinde Aluç'u ablası veya akrabasının evine bıraktığını, kendisinin ise Gölbaşı'nda otelde gecelediğini kaydetti.

Peltek, cinayetten önceki gelişlerinde, bilmediği bir sitenin önünde kiraladığı otomobili bırakarak, başka bir otomobil aldıklarını, cinayet işlenmeden önce yine İstanbul'dan otomobil kiralayarak akşamüstü Ankara'ya geldiklerini belirtti. Peltek, şu ifadeleri kullandı:

"Murat Aluç, akşamüstü 17.00'de randevu aldığımızı söyledi. Medet Önlü'nün ofisine gittik. Aluç, başımdaki şapkayı alarak gitti. İki-üç dakika sonra hızla geldi. Ne oldu diye sordum, Medet Önlü'nün diş doktoruna gittiğini söyledi. Tekrar sitenin orada arabaları değiştirdik. Gölbaşı'na gittik. Aluç bana deniz bisikletine binmek isteyip istemediğimi sordu. Birlikte deniz bisikletine bindik. Yarım saat oyalandıktan sonra İstanbul'a geldik."

Peltek, ertesi gün İstanbul Ulus'ta bir kafede Aluç ve "Ahmet Yıldız" olarak bildiği Ezbulatov ile buluştuklarını söyledi. Buradan kendisini Çemberlitaş'ta bir kuyumcuya gönderdiklerini, oradan 40 bin dolar alarak Ezbulatov'a getirdiğini aktaran Peltek, onun da parayı Aluç'a verdiğini bildirdi. Peltek, şöyle devam etti:

"Aluç bana 400 lira vererek, 'Evine git.' dedi. Eve giderek uyudum. Ertesi akşamüstü dışarı çıktım. Mahalleden arkadaşlar televizyonda beni gördüklerini, haberlere çıktığımı, arandığımı söylediler. İnanmayarak, internet kafeye gittim ve araştırdım. Murat Aluç'un bana verdiği numarayı aradım, ulaşamadım. Eve geldiğimde evin önünde silahlı, maskeli polisler vardı. Oradan geçip gittim. Beni tanıyamadılar."

Peltek, Aluç'un kendisi aleyhine verdiği ifadeleri kabul etmeyerek, "Benim kendisini ihbar ettiğimi düşünerek, üzerime ifade vermiştir. Üzerime atılan kara lekeyi hiçbir şekilde kabul etmiyorum. İyi niyetimi, saflığımı kullanmaları yetmezmiş gibi beni karalamaya çalışıyorlar. Kaçtığım için çok pişmanım. Ben ve ailem yıllardır mağduruz." diye konuştu.

Önlü ailesinin avukatı Erdal Doğan ile Mahkeme Başkanı Türksoy'un soruları üzerine Peltek, Ezbulatov ve Aluç konuştukları sırada kendisini 2 metre kadar uzağa gönderdiklerini söyledi.

Önlü'yü bir defa, Aluç ile birlikte ofisine gittiklerinde gördüğünü belirten Peltek, avukat Doğan'ın, "Aluç, ifadelerinde 20 bin doları sana verdiğini söylüyor." sözü üzerine, "Yalan söylüyor. Kabul etmiyorum." dedi.

Beraber oldukları sırada Aluç'ta tabanca görmediğini savunan Peltek'e, "Cinayetten sonra Konya ve Bursa üzerinden 11 saatte İstanbul'a gidiyorsunuz. Ankara-İstanbul arası 4 saat. Hiç şüphelenmedin mi?" sorusu yöneltildi.

Cinayetten sonra Gölbaşı'na gittiklerini, Aluç'un, Gölbaşı'ndan bu güzergahın daha kestirme olacağını söyleyerek kendisini yönlendirdiğini öne süren Peltek "şüphelenmediğini" dile getirdi.

Üye hakimin, "Ankara'ya beş defa niye gidiyorsun? İşin gücün yok mu? Murat Aluç'un şoförü müsün? Senin bir menfaatin var mı?" sorularına, önce "Haklısınız." karşılığını veren Peltek, benzer soruların tekrarlanması üzerine "Her gelişi için 200-300 lira harçlık aldığını" söyledi.

Mahkeme heyeti, cumhuriyet savcısının da görüşü doğrultusunda Peltek'in tutukluluğunun devamına ve olay tarihinde Aluç'un ehliyetinin olup olmadığının araştırılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

Kamuoyunda "Medet Ünlü" olarak tanınan Medet Önlü, 22 Mayıs 2013'te Ankara'daki ofisinde vurularak öldürülmüş bulunmuştu. Soruşturma sonucunda cinayete ilişkin 9 kişi hakkında dava açılmıştı.

Mahkeme, yargılama sonunda sanık Aluç'u, "tasarlayarak öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "ruhsatsız tabanca bulundurmak" suçundan da bir yıl hapis cezasına çarptırmıştı.

Sanıklardan Mehmet Akif Cömert, "insan öldürmeye iştirak" suçundan 18 yıl, diğer sanıklardan İbrahim Şimşek "suçluyu kayırmak"tan 4 yıl hapis cezasına çarptırılırken, üç sanığa aynı suçtan 6'şar ay hapis cezası verilmişti.

Aluç'u cinayete azmettirmek suçundan "ağırlaştırılmış müebbet" ile ruhsatsız tabanca bulundurmaktan 3 yıla kadar hapsi istenen Ezbulatov ile "cinayete yardım" suçundan 20 yıla kadar hapsi istenen Peltek hakkındaki dosya ise firari olmaları nedeniyle ayrılmıştı.

Sanık Aluç, ilk celsedeki savunmasında "Medet Önlü'yü ben öldürdüm." demiş, cinayeti Ezbulatov'un azmettirmesiyle ve verdiği tabancayla işlediğini söylemişti.

İddianamede Ezbulatov'un, cinayetten sonra havayoluyla İstanbul'dan Moskova'ya hareket ettiği belirtiliyordu.

Peltek ise Alanya'da Aralık 2017'de sahte kimlikle yakalanmıştı.