“TEBLİĞ VAZİFEMİZİ YERİNE GETİRME ADINA BAZI HADİSİ ŞERİFLERİ GÜNDEME TAŞIYIP ONLARLA SİZLERE ULAŞMAK İSTEDİM.”

Değerli kardeşlerim!Yaşadığımız süreç içerisinde kamu otoritesinin talimatına uyarak, dinimizin bize öngörmüş olduğu  salgın hastalıklardan korunma yöntemlerine dikkat ederek, bir takım görevlerimizi, faaliyetlerimizi ve etkinliklerimizi askıya almak durumunda kaldık. İnşallah dualarımızla, niyazlarımızla bu sürecin en kısa zamanda bitmesini ve aynı şekilde çalışmalarımıza devam edebilmemizi Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum. Bu süre içerisinde siz değerli kardeşlerimle buluşmak, tebliğ vazifemizi, emr-i bi’l-mâruf ve nehy-i ani’l- münker yani iyiliği tavsiye etmek ve kötülükten men‘ etmek vazifemizi yerine getirme adına bazı hadisi şerifleri gündeme taşıyıp onlarla sizlere ulaşmak istedim.

“PEYGAMBER EFENDİMİZ BİZİM REHBERİMİZ, LİDERİMİZ VE ÖNDERİMİZDİR.”

Değerli kardeşlerim! Peygamber Efendimiz bizim rehberimiz, liderimiz ve önderimizdir. Hayatı nasıl yaşayacağımızı, doğrularımızı-yanlışlarımızı, hayrı-şerri, iyiliği ve kötülüğü velhasıl hayata yön veren, hayatımızı kuşatan bütün değerleri O’ndan öğreniriz. O’na benzemek, O’nun gibi olmak ise O’nun hem fiili hayatına hem de sözlerine tabi olmaktır.

Bugünümüzü ve geleceğimizi anlatan bir hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz “Yol ve sokaklara oturmaktan sakınınız.”buyurdu. Bunun üzerine Sahâbîler:

– Ya Resûlallah! Bizim yol ve sokaklara oturmaktan vazgeçmemiz mümkün değil, çünkü lüzumlu işlerimizi orada konuşuyoruz, dediler. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem :

–“Vazgeçemiyorsanız ve mutlaka oturmak zorunda kalıyorsanız, o halde yolun hakkını veriniz.” buyurdular. Bunun üzerine:

– Yolun hakkı nedir ki, ya Resûlallah? diye sordular. Peygamberimiz:

–“Gözü haramlardan korumak, gelip geçene eziyet vermemek, verilen selâma mukabelede bulunmak, iyiliği tavsiye edip kötülükten sakındırma vazifesini yerine getirmektir.” buyurdular.

“Peygamberimiz yaşadığımız toplumla olan ilişkilerimizi ve davranışlarımızı düzgün bir şekilde kurmamız gerektiğini, iyilikleri çoğaltmamız, kötülüklerden sakındırmamız gerektiğini bizlere ifade ediyor.”

Değerli kardeşlerim!Dünya hayatının bir gereği olarak elbette dünya hayatında caddeden, sokaktan, alışveriş merkezinden uzak kalmak mümkün değildir. Peygamberimizin bizlere cadde ve sokaklardan uzak kalmak ve oraları terk etmekle şerlerden, haramlardan, kötülüklerden ve fenalıklardan uzak kalmayı ifade ediyor. Çünkü sokak ve caddelerde ister istemez hilenin, aldatmanın ve kötü amellerin olması ve çoğalması mümkündür. Bütün bunlara karşı Peygamberimiz yaşadığımız toplumla olan ilişkilerimizi ve davranışlarımızı düzgün bir şekilde kurmamız gerektiğini, iyilikleri çoğaltmamız, kötülüklerden sakındırmamız gerektiğini bizlere ifade ediyor. Terazinin hakkını vermemizi, insanlara karşı iyi davranmamızı, onlara muhabbetle, sevgiyle karşılık vermemizi bizlere öngörüyor.

“HER MÜSLÜMAN BAŞKALARINA EZİYET VERMEKTEN, PROBLEMLERİ, HASTALIKLARI BAŞKALARINA BULAŞTIRMAKTAN SAKINMASI GEREKİR.”

Değerli kardeşlerim! Bugün yaşanan hadiseler karşısında bu konudaki hadislere baktığımızda her Müslüman’ın başkalarına eziyet vermekten, problemleri, hastalıkları başkalarına bulaştırmaktan sakınması gerektiğinin elzem olduğunu görüyoruz. Okuduğumuz hadis-i şerif de bugün içinde bulunduğumuz mikrobik hadiselerle ve yaşadığımız toplumla ilgili olarak duruşumuzu bizlere öğretiyor. Konumuzu daha da açıklayıcı bir hadis’te Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: “Meclislerin (oturma yerlerinin) en şerlisi sokaklar ve yollardır. Meclislerin en hayırlısı ise mescitlerdir. Eğer mescitte oturamazsan evine yapışman gerekir.”

“PEYGAMBERİMİZ KÖTÜLÜKLERDEN, HARAMLARDAN VE FENALIKLARDAN KENDİMİZİ KORUMAMIZ GEREKTİĞİNİ BİZLERE BELİRTİYOR.”

Değerli kardeşlerim! Bütün dünya işlerinin, gidişatın, maişetin ve hayatın kazanıldığı mekanlar: alışveriş merkezleri, ticarethaneler, caddeler ve sokaklardır. Hile, aldatma, gayri meşru kazanç vb. gibi bütün kötülük ve fenalıklar da buralarda olur. Peygamberimiz bu hadisinde bu yerlerdeki problemlere dikkat çekiyor, kötülüklerden, haramlardan ve fenalıklardan kendimizi korumamız gerektiğini bizlere belirtiyor. Bunun yanında oturulacak mekanların, vakit geçirilecek yerlerin de mescitler olduğunu, mescitlerde oturmak mümkün değil ise evlerimizi mescit yapıp evimizde oturmamız gerektiğini belirtiyor.

“ALLAH RESULÜ CEVÂMİ'U'L-KELİM’DİR.”

Değerli kardeşlerim! Şunu iyi bilelim ki Allah Resulü Cevâmi'u'l-Kelim yani az sözle çok mana ifade eden, hayatımızı kuşatan, değerlerimizi bize bildiren, en fasih ve en beliğ konuşan, en güzel bir şekilde ifade edendir. Bu hadislerin her birisinde de ayrı bir anlam, ayrı bir mesaj ve ayrı bir ilke vardır. Yeter ki doğru bir şekilde okumayı ve anlamayı bilelim.

“DİNİMİZİN İLKELERİNE VE PRENSİPLERİNE GÖRE HAREKET ETMEK DURUMUNDAYIZ.”

Değerli kardeşlerim! Yaşadığımız bu musibetten kurtuluncaya kadar camilerimizi kapalı tutmayı kamu otoritesi ve Diyanet İşleri Başkanlığımız elzem görmüştür. Bu karara uymak zorundayız. Bizler islam’ın cumayı kılın emri karşısında cumanın gerektiğinde kılınmayacağını, hatta seferilikte namazlarımızı nasıl kısaltmamız gerektiğini, korku anında namazımızı kazaya bırakabileceğimizi, hatta bineğimizin üzerinde namaz kılabileceğimizi dinimiz bize bildiriyor. Yani bizler dinimizin ilkelerine ve prensiplerine göre hareket etmek durumundayız. Aklımıza ve keyfimize göre din oluşturamayız. Allah ve Resulü bir konuda hüküm vermişse onun ötesinde başka bir hükmü tercih etmek demek dine alternatif üretmek demektir.

“BUGÜN CADDE VE SOKAKTA BULUNMAK ŞERDİR.”

Değerli kardeşlerim! Peygamberimizin de ifade ettiği gibi bugün cadde ve sokakta bulunmak şerdir. Kötülüktür bizim için değil başkaları için de problemdir. Elimizden geldiğince çarşı ve pazara çıkmamak, toplum yerlerinde bulunmamak, evlerimizde kalmak bulaşıcı hastalıktan korunmamız için bir zorunluluktur. Salgın hastalıkla bu şekilde mücadele etmemiz gerektiğinin bilincinde ve şuurunda olmamız gerekiyor.

“İSLAM TEMİZLİK DİNİDİR.”

Değerli kardeşlerim! İslam temizlik dinidir. Bugün yeryüzü islam’ın temizliğini öğrenmiştir. Bizim doktorlarımız bugün dünyaya Türk usulü el yıkamayı öğretiyor. Türk usulü el yıkama bizim dinimizden öğrendiğimiz, abdestin bize öğrettiği bir usuldür. Parmaklarımızı hilallememiz sünnettir. Dar yüzük varsa oynatmak vaciptir, genişse hafifçe oynatmak sünnettir, müstehaptır. İşte bugün sünnet hayat kurtarıyor ve bizlere yeni bir hayat bahşediyor. Bir sünneti hafife almak demek kendi hayatımızı hafife almak demektir.

“BİZİM İÇİN SIKINTI GÖRÜNEN BU DURUMLARDAN İNŞALLAH İYİ RAHMETLER DOĞACAKTIR.”

Değerli kardeşlerim! İslam bütün hayatı temiz tutmayı bize öngören ve bize emreden dinin adıdır. O açıdan bugün işte bulunduğumuz üç aylar manasıyla ve idrak ettiğimiz kandil manasıyla evimizi mescide çevireceğiz. Çoluk çocuğumuzla bu manayı camideymişiz gibi evlerimize taşıyacağız. Bizim için sıkıntı görünen bu durumlardan inşallah iyi rahmetler doğacaktır. Nasıl ki kış ayları bizleri üşütür, bazen de bizi hasta eder ve sonunda bahar bütün bereketiyle gelirse; bugünkü bu sıkıntılarımız da bizim için bir kış mevsimi gibi olur inşallah. Üzerimize gelen bu sıkıntılar yeni bir rahmete, yeni bir kurtuluşa, yeni nimetlere ulaşmamıza vesilesi olur inşallah.

“NAMAZLARIMIZI ÇOCUKLARIMIZLA CEMAAT OLUŞTURARAK KILALIM.”

Değerli kardeşlerim! Evlerimizde namazlarımızı çocuklarımızla cemaat oluşturarak kılalım. Bu sıkıntılardan kurtulmak için hep birlikte dualar edelim. Rabbimize yalvarıp, yakaralım. Allah’a yaklaşalım. Allah’a yaklaştığımız zaman bütün kötülüklerden, haramlardan, fenalıklardan uzaklaşmış olacağız. Böylece Allah’ın rahmetine nail olacağız inşallah. Dinimizle, dindarlığımızla, kültürümüzle, örfümüzle, töremizle sahip olduğumuz değerlerimizle sıkıntıları en asgari şekilde atlatmaya çalışıyoruz elhamdulillah. 

“ALLAH TÜM YETKİLİLERİMİZE YARDIM EYLESİN.”

Değerli kardeşlerim! Allah bu anlamda bize imkan sağlayan, bizi bu konuda destekleyen, ülkemizin ve milletimizin geleceği için önemli kararlar alan yetkililere yardım eylesin. Onlara daha güzel imkanlar lütfeylesin. Bizleri ve idarecilerimizi bu sıkıntılardan muhafaza eylesin. Evlerimizi mescide çevirerek dua etmenin mana ve ruhuyla hayatımızı inşa etmeyi Cenab-ı Hak bizlere nasip eylesin. Her türlü sıkıntıdan, problemden, hastalıktan ülkemizi, milletimizi ve Ümmet-i Muhammedi muhafaza eylesin. Allah hepinizden razı olsun.” Dedi.

Alanya Müftümüz Dr. İhsan İLHAN’ın 23.03.2020 tarihli sohbetini dinlemek için linke tıklayınız: https://www.youtube.com/watch?v=zUNVa8_Y9ME&t=3s