Çimtur devremülk tatil sitesi yönetimimde sular durulmuyor. Çimtur devremülkün en büyük hisse sahibi Hakan İğit’e ait Öz Kutlu Şirketi’ne karşı Çimtur Tatil Sitesinin bazı devremülk sahipleri tarafından, genel kurulda temsil hakkını adeta gasp ederek oynanmaya çalışılan oyun bozulmuş, Alanya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi engeline takılarak mahkeme heyeti İğit ve şirketi genel kurul sırasında yedi oy kullanma hakkı iade etmişti. Bunun üzerine 26 Aralık 2019 tarihinde kat malikleri,  kat mülkiyeti kanunu göre, genel kurulunda oy kullanabilmek adına devremülk temsilci seçimi yapıldı.

MAHKEME KARARINI HİÇE SAYIYORLAR

Çimtur’un en büyük mağdurlarından hissedar Hakan İğit “Beni, Öz Kutlu şirketimi ve Çimtur yönetimi  ismimi pis işlere karıştırmaya çalışıyorlar. Üstelik Alanya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi, 2019/101 Esas ve 2019/216 Karar no ile 19.01.2018, 20.01.2018, 21.01.2018 tarihlerinde yapilan Çimtur devremülk genel kurullarını, 2019/168 Esas ve 2019/218 Karar no ile de 11.01.2019, 12.01.2019, 13.01.2019 tarihlerinde yapilan Çimtur devremülk genel kurullarının ayrı ayrı iptaline karar vererek bu genel kurulları ve atanan yöneticileri geçersiz saymıştır. Şirketime genel kurul sırasında yedi oy kullanma hakkı iade edildi. Benim yargının ve kanunlara karşı birisi olduğuma dair iftira atıyorlar. Kendi maliklerim için mahkemenin bana verdiği hakkım olan oyumu kullandırmıyorlar’’dedi.

Hakan İğit konuşmasına şöyle devam etti:

“Alanya’nın Okurcalar mahallesindeki Çimtur olarak bilinen tatil sitesi şu an 3 adet ada parselden oluşmaktadır ve her ada parselin ayrı bir yönetim kurulu ve yönetim planı mevcuttur. Ayrıca her ada parselde bazı bağımsız bölümler devremülk mülkiyetine geçiş yaptığından her bir ada parsel içerisinde devremülk sözleşmesine bağlı ayrı bir devremülk yönetimi vardır. Toplamda 3 parselde 3 ayrı site yönetimi ve 3 ayrı devremülk yönetimi vardır. Yani aynı ada parsel içerisinde hem kat maliki hem de devremülk maliki bulunmaktadır.

İŞİ ARAP SAÇINA DÖNDÜRMEYE ÇALIŞIYORLAR

Söylentilerdeki gibi Çimtur’un tamamı devremülk falan değildir. 3 parselde toplamda tapuya kayıtlı 372 adet bağımsız bölümün sadece 105 adedin de devremülk kurulmuştur. Kentsel dönüşüm riskli bina tespit çalışmaları ise bu üç adadan sadece birinde, 123/1 parselde mevcuttur, o da tüm bloklarda değildir. Diğer 2 ada parsel ile ilgili de bir kentsel dönüşüm çalışması yaptıran bir malik yoktur. Yani buradaki kentsel dönüşüm çalışmaları, tüm malikleri ya da tüm devremülkçüleri ilgilendirmemektedir. Bizi arazi mafyası olarak lanse eden bu oy hırsızı devremülk yöneticileri, yönetimden elde ettikleri geliri kaybetmemek için zamana oynayarak, sürekli asılsız davalar açıp dava dosyalarına peyder pey belgeler ekleyerek her şeyi daha da karmaşık hale getirmeye çalışmaktadırlar.

RANT KAPISI ARALIYORLAR

Biz bu 105 adet devremülk dairesinin sayı ve arsa payı bakımından çoğunluğunu da her ada parselde ayrı ayrı sağlamaktayız. Mahkeme kararlarımız çıktı ama şu an benim oylarımı gasp ederek yönetime gelen Serap B, Recep G ve Ümmühan D isimli şahıslar hala istinaf ve temyiz sonucunu bekleyeceklerini, temyiz sonucu gelene kadar bize 1 oy kullandıracaklarını, mahkemenin vermiş olduğu 7 oy hakkını kullandırtmayacaklarını söylüyorlar. Bu şahıslar ayrıca, diğer devre mülk maliklerine 2016 öncesi yönetim faaliyetlerinden benim sorumlu olduğumu ileri sürerek kendilerine bir rant kapısı aralıyorlar.

BENİM OYLARIM GASP EDİLDİ

Bizim hem yaz hem kış döneminde devre mülklerimiz var. Ben bu devremülkleri 2016 yılında aldığımda 25 senedir kış dönemi için herhangi bir aidat verilmiyormuş ve kimse de bu dönemler için herhangi bir itiraz yapmamış. Çünkü bu dönemler komple boş olduğu için hem hizmet verilmiyor hem de ilk satış aşamasında her devremülk maliki ile yapılan noter onaylı ön satış sözleşmesinde faal olmayan kış dönemi için herhangi bir müşterek pay ödenmeyecektir diye sözleşme maddesi var. Yaz dönemine denk gelen devremülklere ise tabii ki hizmet alan herkes gibi aidat ödeme zorunluluğumuz doğuyor. Şimdi burada bu şahıslar benim oylarımı gasp ederek kendilerini yönetici ilan ettiler ve bizim üzerimize de asılsız suçlamalar attılar. Örneğin 124/1 parselde 10B-1 numaralı  22 dönemlik bir devremülk bağımsız bölümünün 16 dönemi bize ait yani 16/22 hissesi bizim. Burada biz bu daire için temsilci seçilemiyoruz ve bize kış dönemine denk gelenler dahil her sene 16 dönemlik aidat borcu çıkarıyorlar. Son 3-4 senedir bu borç her yıl katlanarak işlendi ve bazı devremülklerimi haciz yoluyla yine kendi kurdukları kooperatif ile aldılar. Açmış olduğumuz ihaleyi fesih davaları ise daha sonuçlanmadı. Bize çıkarılan yıllık toplam faizsiz borç 2 milyon 250 bin TL, üç senelik icra dahil toplam borcumuzun ne kadar olduğunu biz bile bilmiyoruz.

YAZ – KIŞ DÖNEMLERİ AYIRT EDİLMELİ

Şimdi gelelim bu aidat borçları nedir, ne değildir, alınmalı mı alınmamalı mı? Bu yazlık tatil sitesinde tüm hizmetler adı üstünde yaz döneminde veriliyor, kışın ise bu hizmetlerin birçoğunu alma şansımız yok. Örneğin Ocak ayı devremülk dönem sahibinin, yazın tatil için verilen; havuz, deniz, plaj hizmetlerinden; bahçe düzenlemesi, temizliği ve çiçeklendirmesi hizmetlerinden; yürüyüş yolları temizliği, çim kesimi, sahile servis hizmetlerinden; güvenlik, danışma vs. tüm hizmetlerin hiç birinden yararlanması mümkün olmuyor. Kış aylarında ise site;  bakım, onarım, bahçe budama vs. dönemine giriyor ve doğal olarak verilen herhangi bir hizmet bulunmuyor. Yine aynı dönem sahibi; devremülk yönetiminin yazın gelen devremülk maliklerine aidat karşılığı vermiş olduğu; eşya taşıma, haftalık çarşaf değiştirme, tüp, tesisatçı ve temizlikçi hizmetlerinden hiç birinden de yararlanmamaktadır.

TÜM ZARARLARDAN DA SORUMLULAR

Üstelik bu yazlık tatil sitesinde, yaz sezonu bitiminden başlangıcına 6 aylık süre boyunca tüm kış devremülkleri bize ait, bizden böyle bir talep gelmeden, bu kış dönemlerin de boş olarak bekleyen devremülklere de yaz dönemi aidatı istemektedirler. Biz 2016 yılından bu yana hiç bir devremülke girmediğimiz gibi hiç bir hizmet de almadık. Yönetime oy hırsızlığı ile gelen bu şahıslar ile uğraşmaktan yazlık devremülk dönemlerini dahi kullanamadık veya kiraya veremedik. Bunların hepsi mahkemeye taşınacak yönetimdeki bu şahıslar son 3 senedir yapılanlardan, uğradığımız tüm zararlardan da sorumludurlar. Zaten yavaş yavaş diğer devremülkçüler de bizlere gelip haklı olduğumuzu iletmeye başladılar. İnşallah yakın zamanda mahkemelerin de sonuçlanmasıyla hakkımızı geri alacağız’’şeklinde konuştu.