Türkiye'nin tarihi, doğal ve turistik güzellikleriyle bilinen Antalya’nın gözde beldelerinde sit sınırları yeniden çizildi. Alanya Kalesi, Kaş ilçesinde yer alan Patara ve Fırnaz Koyu ile Noel Baba’nın memleketi olarak bilinen Demre’nin Taşdibi Yarımadası’nın sit statüleri yenilendi. Böylece bu yerlerde villa, turizm tesisinin yanı sıra belli sınırlamalarla taşocağı, maden faaliyetinin yapılması mümkün olabilecek. Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, yeni statülerle doğal güzelliklerin imara açıldığını belirtirken, yetkililer değerlendirmelerin bilimsel kriterler ışığında yapıldığını söyledi.

DÜNKÜ RESMİ GAZETE’DE YAYINLANDI

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin onayıyla alınan kararlar, dünkü Resmi Gazete’de yayımlandı. İlk karar Antalya’nın Alanya ilçesinde yer alan Alanya Kalesine ilişkin oldu. 3 statüye ayrılan kalenin, nitelikli doğal koruma alanı ve sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı sınırları netleşti. Kesin korunacak hassas alana ilişkin sınırlar ise Bakanlar Kurulu onayıyla yürürlüğe girecek. İlan edilen haritada yapılaşmanın mümkün olduğu yerleri gösteren sarı alanın büyüklüğü dikkat çekti.

 ‘YAPILAŞMAYA AÇILAN BİR SÜREÇLE KARŞI KARŞIYAYIZ’

Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın birkaç yıl önce doğal sitlerle ilgili çalışma başlattığını belirterek doğanın tahrip edildiği iddialarını şöyle sıraladı: “Bu süre içinde yeni bir doğa parçası sit alanı ilan edilmemiştir. Buna karşılık, var olan sit alanlarının sınırları daraltılmış, kademeli olarak yapılaşmaya açılmaktadır. Bakanlığın belirlediği özel şirketler aracılığıyla, bilimsel olmayan birtakım raporlara dayanarak ülkemizin eşsiz güzelliğe sahip doğa parçaları tek tek yapılaşmaya, maden, taşocağına açılmaya başlamıştır. Geçen hafta Trabzon yaylaları; dün Alanya, Kaş, Demre’de gördük. Yaylalar, meralar, eşsiz doğa güzelliklerinin yapılaşmaya açıldığı bir süreçle karşı karşıyayız.”

KABİNE KARARIYLA

Bakanlık yetkilileri, kesin korunacak hassas alan sınırlarının Bakanlar Kurulu kararıyla tescil edilebildiğini belirterek, bu nedenle Resmi Gazete’de diğer iki alan sınırlarının ilan edilebildiğini söylediler. Kesin korunacak alan ilan edilmesi durumunda, o bölgede varsa yapılaşmanın derhal kamulaştırılması gerektiğine dikkat çeken yetkililer, Türkiye genelinde sit derecelerinin düşürülerek doğal alanların imara açıldığı eleştirilerine ise şöyle yanıt verdiler:

KORUNACAK HASSAS ALAN STATÜSÜNE GİRMİYOR

“Kesin korunacak hassas alan statüsü, eskinin birinci derece sit statüsünden daha yüksek bir korumayı ifade ediyor. Yeni getirilen uygulamayla buraların derhal kamulaştırılması gerekiyor. Dolayısıyla eski birinci derecelerin tamamı, kesin korunacak hassas alan statüsüne girmiyor. Kaldı ki sit statüleri ekolojik temelli bilimsel araştırma raporlarına dayanarak belirleniyor. Sincap, engerek yılanı, endemik bir bitki varsa puanlamalar buna göre yapılıyor. Bitki örtüsü, jeolojik oluşumlar göz önünde bulundurularak puanlama tablosu çıkarılıyor. Belli puanının üzerinde olursa kesin korunacak hassas alan, nitelikli alan ve sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı oluyor. Türkiye genelinde Pamukkale’deki yapay havuz dışında, sit korumasından çıkarılan alan yok. Sürdürülebilir alanda komisyon kararıyla taşocağı, madencilik yapılabiliyor. Konut, villa, turizm tesisi de mümkün.”